Bugun...



Gadir Hadisesi Sonrası "İkmal Ayeti"nin İnişi ve İmam Ali'nin (a.s) Velayeti

Kur'an-ı Kerim'deki “İkmal Ayeti”, Gadir Hadisi'nden sonra nazil olmuştur.

facebook-paylas
Tarih: 24-06-2024 13:14

Gadir Hadisesi Sonrası

Bismillahirrahmanirrahim

 

Şii müfessirlere göre, Allah-u Teâlâ, Gadir Günü'nde İmam Ali'nin (a.s) velayetini ilan ederek, “İkmal” ayetinin inişiyle İslam dininin kemale erdiğini bildirmiştir. Bu ayet, Gadir Hadisi ile ilişkilidir ve burada “Dinin kemale ermesinin, İmam Ali'nin (a.s) velayeti olduğu” ortaya konmuştur.

 

Hz. Resulullah'ın (s.a.a)

من کنت مولاه فعلی مولاه

"Ben kimin mevlası isem, Ali de onun mevlasıdır" cümlesinden kastının, İmam Ali'nin (a.s) velayeti ve imameti olduğunu kanıtlayan delillerden biri, İkmal Ayeti'nin inişidir. Allah-u Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

الْیَوْمَ أَکْمَلْتُ لَکُمْ دینَکُمْ وَأَتْمَمْتُ عَلَیْکُمْ نِعْمَتی‌ وَرَضیتُ لَکُمُ الْإِسْلامَ دینا.

"Bugün sizin dininizi kemale erdirdim; üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam'ı seçtim". [1]

 

Bu ayetin, Gadir Hutbesi'nden sonra nazil olması, Hz. Resulullah'ın (s.a.a) İmam Ali'nin (a.s) kendisinden sonra velayetini ve imametini ilan ettiğini açıkça gösterir; çünkü Gadir Hutbesi'nde dinin kemale ermesine ve nimetin tamamlanmasına, İmam Ali'nin (a.s) velayetinden başka bir şey layık görülmemektedir. Dolayısıyla, İmam Ali'ye (a.s) sevgi ve dostluk ilan etmek, dinin kemale ermesi ve Allah'ın nimetinin tamamlanması olarak adlandırılabilir mi? Müminleri sevmek, ilk kez mi ilan ediliyordu?

 

Ehl-i Sünnet kitaplarında bu ayetin Gadir Hutbesi'nden sonra nazil olduğunu gösteren sahih rivayetler bulunmaktadır. Bunlardan sadece birine işaret edelim:

Hatibi Bağdadi, Habşun b. Musa'nın tercümesinde şöyle yazmaktadır:

"Abdullah b. Ali b. Muhammed b. Bişran haber verdi; Ali b. Ömer el-Hafız haber verdi; Ebu Nasr Habşun b. Musa b. Eyyub el-Hallal rivayet etti; Ali b. Said el-Ramli rivayet etti. Damra b. Rabi'a el-Kureyşi rivayet etti. İbn Şu'zeb'den, Matar el-Varrak'dan, Şehr b. Havşeb'den, Ebu Hureyre'den nakletti: “Kim Zilhicce'nin on sekizinci gününü oruç tutarsa, ona altmış ay oruç tutmuş gibi sevap yazılır. Bugün, Gadir-i Hum günü olup, Nebi (s.a.a) Ali'nin elini tutarak, 'Ben müminlerin mevlası değil miyim?' dediğinde, 'Evet, ey Allah'ın Resulü' dediler. Bunun üzerine, 'Ben kimin mevlası isem, Ali de onun mevlasıdır' dedi.

Ömer b. Hattab dedi ki: 'Tebrikler, tebrikler ey Ebu Talib'in oğlu! Artık sen benim ve her Müslümanın mevlasısın.' Sonra Allah, 'Bugün sizin dininizi kemale erdirdim' ayetini indirdi.'"

 

Bu hadisi Habşun b. Musa rivayet etmiştir ve onun tarafından rivayet edildiği söylenir. Daha sonra diğerleri onu takip edip senediyle nakletmişlerdir. [2]

 

Şeceri el-Cürcani (ö. 499 hk) de "El-Emali" kitabında aynı senetle bu hadisi üç farklı yerde nakletmiştir. [3]

 

Rivayetin Senedinin İncelenmesi

 

Abdullah b. Ali b. Muhammed b. Bişran:

Bu şahıs, Hatibi Bağdadi'nin hocası olup güvenilir birisidir. Hatibi Bağdadi onun hakkında şöyle demiştir: "Ondan hadisler yazdım ve işittikleri doğruydu." [4]

 

Ali b. Ömer el-Hafız:

Ali b. Ömer, meşhur “Daru Kutni” ve “Sünen” sahibi olup, güvenilirliği konusunda şüphe yoktur. Zehebi onun hakkında şöyle demiştir:

"Ebu Bekir Hatib dedi ki: Dar Kutni, çağının yegânesi, devrinin benzersizi ve imamıydı. Hadis ilimlerinde ve râvilerin isimlerini bilmede ona ulaşılırdı. Doğru, güvenilir ve sağlam bir inanca sahipti ve hadis dışındaki ilimlerde, özellikle “kıraat” ilimlerinde güçlüydü." [5]

 

Ebu Nasr Habşun b. Musa b. Eyyub el-Hallal:

Hatibi Bağdadi onun hakkında şöyle demiştir: "Habşun güvenilirdi ve Basra Kapısı'nda ikamet ederdi." [6]

İkmal ayetini rivayet ettikten sonra başka bir rivayeti naklederken de şöyle diyor: "Ali b. Ömer el-Hafız dedi ki: Habşun b. Musa doğru söyleyen birisiydi." [7]

 

Ali b. Said el-Ramli:

"Ali b. Ebu Hamle, Zamra kabilesinin büyüğüydü; onun hakkında herhangi bir kusur görmedim ve kimsenin onun hakkında olumsuz bir şey söylediğini duymadım; o, işleri düzgün ve güvenilir birisiydi. Ancak Kütüb-ü Sitte’nin yazarları ondan rivayet etmemiştir." [8]

 

"Ali b. Said el-Ramli güvenilirdir ve hakkında kimse olumsuz bir şey söylememiştir. Bu durumda neden onu zayıf raviler arasında değerlendirelim?" [9]

 

Zamra b. Rabi'a el-Kureşi:

"O, Zamra b. Rabi'a el-Kureşi’nin güvenilir ve emin kişilerden olup, salih ve hadisleri düzgün olan birisiydi ve Şam'da onun gibi biri yoktu." [10]

 

Abdullah b. Şu'zeb:

"Abdullah b. Şu'zeb el-Horasani, “Ebu Abdurrahman” künyesiyle Basra'da ikamet etmekteydi ve sonra Şam'a gitti. Doğru söyleyen ve ibadet eden birisiydi ve hadisçilerin yedinci tabakasındandır." [11]

 

Matar el-Varrak:

"Matar el-Varrak, zahid ve doğru söyleyen bir imam olup, “Ebu Raca” künyesiyle Horasanlıdır ve Basra'da ikamet etmiştir. O, çalışan âlimlerden olup, mushaf yazarıydı ve bunu doğru bir şekilde yapardı." [12]

 

"Matar, Sahihi Müslim'in ravilerindendir ve hadisleri güzeldir." [13]

 

Şehr b. Havşeb:

"Şehr b. Havşeb, Sahihi Müslim'in ravilerindendir ve güvenilirliğinde şüphe yoktur." Zehebi, “Tarihü'l-İslam” kitabıbında onun hakkında şöyle demiştir:

"Harb el-Kermani dedi ki; Ahmed b. Hanbel'e Şehr b. Havşeb'i sordum; onu güvenilir buldu ve 'Hadisleri ne güzeldir' dedi. Hanbel dedi ki; 'Ebu Abdullah'ın, Şehr'de bir sorun yoktur' dediğini duydum. Tirmizi dedi ki; 'Muhammed (Buhari) dedi ki; Şehr'in hadisleri güzeldir ve işini iyi yapardı.'" [14]

 

Tirmizi “Sünen” kitabında Şehr b. Havşeb'in bulunduğu bir rivayeti naklettikten sonra şöyle yazar:

"Muhammed b. İsmail'e (Buhari) Şehr b. Havşeb hakkında sordum. Onu güvenilir buldu ve 'Yalnızca İbn-i Avn onun hakkında olumsuz konuşurdu' dedi. İbn-i Avn ise, Şehr b. Havşeb'den 'Bu hadis güzeldir ve sahihtir' diye rivayet etmiştir." [15]

 

Aclî “Marifetü's-Sikat” kitabında şöyle yazar: "Şehr b. Havşeb Şamlı, tabiinlerden ve güvenilir birisidir." [16]

 

Sonuç olarak bu rivayetin senedi sahihtir ve ravileri güvenilirdir. Bu rivayet, Gadir Günü'nün, dinin kemale erdiği ve Allah'ın nimetinin tamamlandığı gün olduğunu kanıtlar.

 

 

--------------

[1]- Maide, 3.

[2]- Hatibi Bağdadi, Ahmed b. Ali Ebu Bekir (ö. 463 hk), Tarihi Bağdat, c.8, s.289, Yayıncı: Dar el-Kütüb el-İlmiyye – Beyrut.

[3]- Şeceri el-Cürcani, el-Mürşid Billah Yahya b. el-Hüseyin b. İsmail el-Hüseyni, "el-Emali ve el-Emali el-Hamisiyye", c.1, s.192; c.1, s.343; c.2, s.102, Tahkik: Muhammed Hasan İsmail, Yayıncı: Dar el-Kütüb el-İlmiyye – Beyrut / Lübnan, 1. Baskı, 1422 hk. – 2001 M.

[4]- Tarihi Bağdat, c.10, s.14, no: 5130.

[5]- Şemseddin Muhammed b. Ahmed b. Osman Zehebi, (ö.748 hk), Siyer A'lâmü'n-Nübelâ, c.16, s.452, Tahkik: Şuayb el-Arnaût, Muhammed Naîm el-Arkûsusi, Yayıncı: Müessesetü'r-Risale – Beyrut, 9. Baskı, 1413 hk.

[6]- Tarihi Bağdat, c.8, s.289.

[7]- Tarihi Bağdat, c.8, s.4391.

[8]- Şemseddin Muhammed b. Ahmed b. Osman Ebu Abdullah Zehebi, (ö.748 hk), Mizanü'l-İ'tidal fi Nakdi'r-Rical, c.5, s.153-154, Tahkik: Şeyh Ali Muhammed Muavviz ve Şeyh Adil Ahmed Abdulmecid, Yayıncı: Dar el-Kütüb el-İlmiyye – Beyrut, 1. Baskı, 1995 M.

[9]- Askalani Şafii, Ahmed b. Ali b. Hacer Ebu'l-Fazl (ö.852 hk), Lisanü'l-Mizan, c.4, s.227, Tahkik: Dairetü’l-Maarif el-Nizamiye – Hindistan, Yayıncı: Müessese el-A'lemi li'l-Matbuat – Beyrut, 3. Baskı, 1406 hk. – 1986 M.

[10]- Şeybani, Ahmed b. Hanbel Ebu Abdullah (ö.241 hk), el-İlel ve Ma'rifetü'r-Rical, c.2, s.366, Tahkik: Vasıyyullah b. Muhammed Abbas, Yayıncı: el-Mektebü'l-İslami, Dar el-Hani – Beyrut, Riyad, 1. Baskı, 1408 – 1988.

[11]- Askalani Şafii, Ahmed b. Ali b. Hacer Ebu'l-Fazl (ö.852 hk), Takribü't-Tehzib, c.1, s.3386, no: 3387, Tahkik: Muhammed Avvame, Yayıncı: Dar el-Raşid – Suriye, 1. Baskı, 1406 hk – 1986 M.

[12]- Siyer A'lâmü'n-Nübelâ", c.5, s.452.

[13]- Mizanü'l-İ'tidal fi Nakdi'r-Rical, c.6, s.445.

[14]- Tarihü'l-İslam ve Vefayatu'l-Meşahir ve'l-A'lâm, c.6, s.387.

[15]- Tirmizi Selemi, Muhammed b. İsa Ebu İsa (ö.279 hk), Sünenü't-Tirmizi, c.4, s.434, Tahkik: Ahmed Muhammed Şakir ve diğerleri, Yayıncı: Dar İhyaü't-Turas el-Arabi – Beyrut.

[16]- Aclî, Ebu'l-Hasan Ahmed b. Abdullah b. Salih (ö.261 hk), Marifetü's-Sikat min Ricali Ehli'l-İlm ve'l-Hadis ve min ed-Duafâ ve Zikru Mezahibihim ve Ahbarihim, c.1, s.461, no: 741, Tahkik: Abdulalim Abdulazim el-Bestevi, Yayıncı: Mektebetü'd-Dar – Medine el-Münevvere – Suudi Arabistan, 1. Baskı, 1405 hk – 1985 M.




Bu haber 603 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER NURANİ SÖZLER Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI