Bugun...



Yüce Allah'ın Sıfatları - 1

Bismillahirrahmanirrahim

facebook-paylas
Güncelleme: 15-06-2022 15:16:18 Tarih: 14-06-2022 15:39

Yüce Allah'ın Sıfatları - 1

Yüce Allah'ın sıfatlarını idrak etmek, O'nu tanımak ve var olduğunu anlamak kadar kolay değildir. Zira yüce Allah'ı tanıma merhalesinde gökteki yıldızlar, yeryüzündeki bütün ağaçların yaprakları, bitkilerle diğer canlılar ve kısacası bütün atom zerreciklerinin sayısınca delil vardır. Bizzat bütün bunlar yüce Allah'ın azamet ve büyüklüğünün ayetleri ve nişaneleridir. Ama Allah'ın sıfatlarını anlama konusunda ise çok daha dikkatli olmak ve kıyas etme veya teşbih hatasına düşmemek gerekir.

O'nun sıfatlarını anlamanın birinci şartı, mahlûkatın sıfatlarından hiçbirini Allah'a teşbih etmemek, O'na yakıştırmamak ve O'nu mahlûkata benzetmemektir. Çünkü yüce Allah'ın sıfatlarından hiçbiri, O'nun mahlûkatının sıfatlarıyla kıyaslanamaz ve maddenin sıfatlarından hiçbiri, O'nun mukaddes zatında yer almaz. Zira maddî sıfat ve özelliklerin tamamı sınırlı olmayı gerektirmektedir. Yüce Allah ise sonsuz ve sınırsızdır. O, mutlak bir varlıktır. O'nun hakkında hiçbir had ve sınır tasavvur edilemez. Bütün kemaller O'nda toplanmıştır. Bu nedenle yüce Allah'ın zatını kavrayıp anlayabilmek, insanoğlu için imkânsız ve böyle bir beklenti de kesinlikle yersizdir.

Burada şu soru akla gelebilir:

İnsan aklı yüce Allah'ın zatının ve sıfatının künhüne neden varamaz?

Cevap: Çünkü O, her bakımdan sınırsız ve sonsuz bir varlıktır. Yüce Allah'ın ilmi, kudreti ve bütün sıfatları da tıpkı zatı gibi sonsuz ve sınırsızdır. Buna karşılık biz ve bize ait olan her şey, yani sahip olduğumuz ilim, kudret, hayat, zaman ve mekân ise, sınırlı ve mahduttur. Öyleyse, bunca sınırlı ve kısıtlı hâlimizle o sınırsız varlığı ve sıfatlarını tam olarak anlayıp, künhüne varmamız nasıl mümkün olabilir? Eşi ve benzeri olmayan, tamamen müstesna bir varlığı her yönüyle kavramamız acaba mümkün müdür?

Subutî ve Selbî Sıfatlar

Yüce Allah'ın sıfatları “subitî sıfatlar” ve “selbî sıfatlar” olmak üzere ikiye ayrılır.[1] Subutî sıfatlar, Allah'ta bulunan ve selbî sıfatlar ise, O'nda bulunmayan ve olumsuz olan sıfatlara denir.

Subutî sıfatlar: Subutî sıfatlara "cemal sıfatları" da denir. Söz konusu sıfatlar şunlardır:

Allah âlimdir; kadirdir; diridir (hay'dır); irade sahibidir; müdriktir; duyandır; görendir; kelamı vardır; kadim ve ebedîdir.

Yüce Allah sonsuz kemaldir ve yukarıda sıralanan subutî sıfatlardan ibaret değildir. Söz konusu sıfatlar, subutî sıfatların başlıcalarıdır.

Selbî sıfatlar: Buna "celâl sıfatları" da denir.

Yüce Allah ne mürekkeb (terkip edilmiş) ve ne de cisimdir… Görünmezdir ve mekânı yoktur; eşsiz ve ortaksızdır; sıfatları zatıyla birdir ve zatına ek bir özellik değildir; ihtiyaçsız ve müstağnidir.

Zât ve Fiil Sıfatları

Subutî sıfatlar da ikiye ayrılmaktadır:

Zâtî sıfatlar: Yüce Allah'tan soyutlanamayacak, selp edilemeyecek sıfatlardır ve O'nun zâtı gibi olup, zâtıyla bir ve aynıdır. Zâtî sıfatlar, ilim, kudret ve hayatla; sonuçta bu üçüne dönen "Gören, Duyan, Kadîm, Ebedî, Ezelî, Müdrîk, Hekîm, Ganî, Kerim, Aziz… gibi sıfatların tamamıdır.

Fiilî sıfatlar: Allah'ın fiillerine bağlı olan sıfatlardır. Yani yüce Allah fiili gerçekleştirmedikçe söz konusu sıfat O'nun hakkında kullanılmaz. Halik (yaratan) ve Râzık (rızk veren) sıfatlar gibi. Yüce Allah kimi zaman bu sıfatlarla nitelenir ve kimi zaman da nitelenmez. Mesela, Yüce Allah vardı ve henüz yaratmamıştı; sonra yarattı. Yüce Allah bir şeyi irade etti ve bir başka şeyi ise, irade etmedi, yani istedi ve istemedi.

Biraz daha açıklayalım: Musa'yla konuştu ve Firavun'la konuşmadı. O'na itaat eden herkesi sever ve O'nun koyduğu haram ve günahları işleyenleri sevmez.

Fiil sıfatlarında Arapça'da "iza" ve "in" ön ekleri gelir; "izâ erade şey'en" (yani, bir şeyi irade etti mi…) veya "in-şallah" (yani, Allah isterse) cümlelerinde olduğu gibi. Oysa zât sıfatında mesela "iza alimallah" (yani, Allah bilince…) veya "in âlime" (Allah bilirse…) denemez.

Yüce Allah'ın İlmi

Sınırsız varlığın ilmi de sınırsızdır. Bütün kâinata egemen olan hayret verici düzen ve disiplin, yüce Allah'ın sınırsız ilmine delalet etmektedir. Yüce Allah'ın ilminde geçmiş, şimdi veya gelecek zaman birdir. Ezeli nasıl tastamam bilirse, ebedi de öylece bilir. Bugünü nasıl biliyorsa, milyonlarca yıl öncesini de ve sonrasını da aynı şekilde bilir.

Bütün varlık âleminin yaratıcısı yüce Allah olduğundan, bütün varlıkların sayısını, sırlarını ve hâllerini de yine O bilir. İnsanoğlunun yaptığı tüm iyi ve kötü fiilleri bilir. Hatta insanın niyetinden, kalbinden ve aklından geçenlerden de haberdardır. Yüce Allah'ın ilmi O'nun zatıyla aynıdır ve ilmi zatından ayrı değildir.

Bilin ki yüce Allah her şeyden haberdardır”. [2]

Gaybın anahtarları sadece O'nun katındadır ve O'ndan başka bilen yoktur. Karada ve denizde ne varsa hepsini bilir. O bilmeksizin bir yaprak dahi düşmez; yerin karanlıklarındaki bir tane, bir tek yaş veya bir tek kuru yoktur ki apaçık bir kitapta (yüce Allah'ın ilminde) kayıtlı olmasın…”[3]

Göklerde ve yerde Allah O'dur; sizin gizli ve açık her şeyinizi bilir, yaptığınızdan haberdardır…”[4]

Varlıkları yaratan, onları bilmez mi? O, Latif ve Habir'dir.”[5]

Allah, gökte ve yerde olanları bilir.” [6]

 

 

 

-----------------

[1]- Ancak, selbî sıfatlar aslında sıfat olarak tanımlanamaz; çünkü bunlarla nitelenip belirlenmiş olan, bunlarla sıfatlanmış olmamaktadır; mesela "o, cisim değildir" nitelemesi bir sıfat değildir. [Sıfat, var olan nitelemelerdir. Selbî sıfatlar ise nefyidir ve varlığında olmayan özellikleri içerir. - çev-]

[2]- Bakara, 331.

[3]- En'âm, 59.

[4]- En'âm, 3.

[5]- Mülk, 14.

[6]- Âl-i İmrân, 28.




Bu haber 756 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER AKAİT Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI