…

Seçkin Görüş

Bu yazının iddiası, ergenlik çağına gelmeden ölen tüm çocukların -ister mümin, ister müşrik olsunlar- cennete gireceği ve mutlu olacaklarıdır. Başlangıçta belirtilen pek çok rivayete dayanarak, "mümin çocuklarının" durumu tamamen açıktır ve şüphe yoktur ki, onlar cennete gireceklerdir. Tartışma, gayrimüslim ve kafir çocuklarının cennete girip girmeyeceği üzerinedir. Kuran ayetleri ve rivayetlerden elde edilen akli ve nakli deliller ışığında, yukarıdaki iddia doğrulanmaktadır.

Deliller ve Şahitler:

1- Kur’an açısından kulların yaradılış felsefesi rahmet sahibi Allah’ın merhametidir. “Ancak Rabbinin merhamet ettiği kimseler müstesna ve zaten de bunun için halketmiştir onları”. [1]

Allah (c.c) yine başka bir ayetinde kullarına merhamet etmek için rahmeti kendisine farz bilmiştir. “Rabbiniz, rahmet etmeyi kendisine gerekli kılmıştır”. [2]

Buna göre ergenlik çağı öncesi ölen çocukların cennete girmeleri gerekmektedir.

2- Birçok ayet ve hadislerde dünyaya gelen çocukların tevhit fıtratı (ilahi inanç) üzere doğdukları vurgulanmıştır.

“Allah'ın ilk yarattığı selamet haline ki insanları, o tabii halde, selamet halinde yaratmıştır” [3] İnsanları Allah'ın onları üzerine yarattığı o tek Tanrılı öz.

Ayrıca, Peygamber Efendimiz'den (s.a.a) şöyle bir rivayet gelmiştir: "Her doğan çocuk fıtrat üzerine doğar." Bu saf fıtrat, çocukluk döneminde özel bir açıklık ve saflığa sahiptir. Bu durum onların mutluluğunu ve cennete girmelerini sağlar. Bu konuya dair bir rivayette de şu ifadeler yer almaktadır.

İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Musa b. İmran, Allah'a şöyle dedi: 'Rabbim, senin katında hangi ameller en faziletli ve en değerli olandır?' Allah şöyle cevap verdi: 'Çocukları sevmek; çünkü onların fıtratı benim tevhidim üzerine yaratılmıştır. Eğer onları öldürürsem, rahmetimle onları cennetime alırım.'"

Bu rivayette dikkat edilmesi gereken birkaç nokta vardır:

a)- "El" (أل) kelimesindeki "el" takısı, kapsamlılık ve genellik ifade eder ve tüm çocukları kapsar; ister müminlerin çocukları olsun, ister müşriklerin çocukları.

b)- "Birahmetî" (rahmetimle) ve "cennatî"(cennetimle) ifadeleri, Allah'ın rahmetini ve cennetini kendisine nispet etmesi, Allah'ın çocuklara olan en yüksek şefkat ve merhametini ifade eder.

c)- "Fe" (فـ) harfi, "feedhuluhum birahmetî cennatî" ifadesindeki "fe" bağlacı, bir sonuç ilişkisi kurar ve çocukların cennete girmelerinin, onların saf tevhit fıtratları nedeniyle olduğunu belirtir; bu fıtrat, isyan ve günah nedeniyle kirlenmemiş ve bozulmamıştır.

3- “Ancak yurtlarından göçmek için bir düzen, bir yol bulamayan gerçekten de aciz erkeklerle kadınlar ve çocuklar bu hükümden dışarı’. ‘Onlardır Allah'ın bağışlayacağı umulanlar ve Allah bağışlayıcıdır, suçları örtücüdür”. [4]

Bu ayetin tefsirinde, Ehl-i Beyt'ten (a.s) birden fazla rivayet gelmiştir ki, bu rivayetler, ergenlik çağına gelmemiş çocukların cennete girmelerini gösterir. Aşağıda bir örneğe yer verilecektir.

4- Şeyh Sadûk, İmam Sadık'tan (a.s) şu şekilde bir rivayet nakletmiştir: "Onlar, düşmanlık yapmak için bir yol bulamazlar ve hak ehliyle birleşmek için bir yol da bulamazlar. Bunlar, Allah'ın yasakladığı haramlardan kaçınarak ve iyi ameller işleyerek cennete girerler. Ancak onlar, en yüksek derecelere ulaşamayacaklardır."

5- İmam Sadık'a (a.s) şu ayet hakkında soruldu. Yani "Ancak o erkekler, kadınlar ve çocuklar vardır ki, onlar hiçbir çareye sahip değillerdir ve doğru yolu da bulamazlar." [5] İmam Sadık (a.s) şöyle buyurdular: "Onlar, Allah'a düşmanlık yapacak bir yol bulamazlar ve hak ehliyle birleşecek bir yol da bulamazlar. Bunlar, iyi amelleriyle ve haramları terk etmeleriyle cennete girerler; ancak onlar, en yüksek derecelere ulaşamayacaklardır."

Aşağıdaki hususlar, belirtilen hadisin açıklamasında dikkate alınmalıdır:

1- Ayette geçen "mustaz'afin" (zayıf düşenler) özelliğinin en önemli yönü, onların zayıf ve eksik bir bilgiye sahip olmaları nedeniyle, ne Allah'a düşmanlık yapacak yolu seçip kafirlerden olmaları, ne de hak ve gerçeğin yolunu takip edenlerden olmalarıdır. Aksine bu grup, dünyada yaptıkları iyi ve doğru işler sayesinde cennete gireceklerdir. Mustaz'afin'in bir örneği, "el-Vildân" (çocuklar)dır. Burada "el" takısı, tüm çocukları kapsayan bir anlam taşır.

2- İmam'ın (a.s) "Bu grup, iyi işler yaparak ve haramlardan kaçınarak cennete girerler" şeklindeki açıklamasıyla kastettiği, olgunluk çağına ve ayırt etme yeteneğine ulaşmış olan ilk iki grup, yani "erkekler" ve "kadınlar"dır. Aksi takdirde, "el-Vildân" (çocuklar), hüküm ve konuya uygunluk nedeniyle, bu açıklamanın kapsamı dışındadır.

3- Her ne kadar "mustaz'afin" (zayıf düşenler) yukarıdaki rivayete göre cennete girecek olsalar da, cennet, nimetler ve zevkler açısından farklı derecelere sahiptir. "Ve liküllin derecâtum mimma 'amilû" [6] ayetinde belirtildiği gibi, her biri yaptıkları amellere göre derecelendirilir. Bu nedenle, onlar cennetin en yüksek derecelerine, salihler ve doğrulara özgü olan özel mertebelere ulaşamayacaklardır.

4- Müddesir Suresi'nin 17. ayeti olan "Yatûfu 'aleyhim vildânun mukhalladûn" [7] ayetinin tefsirinde, merhum Tebrisi'nin "el-Mecmau'l-Beyan" tefsirinde, Allame Tabatabai'nin "el-Mizan" tefsirinde ve merhum Hûyzi'nin "Nuru'l-Esma'in" tefsirinde, çocukların cennete gireceğine dair rivayetlere yer verilmiştir. Hz. Ali (a.s), "Vildânun mukhalladûn" ifadesini tefsir ederken şöyle buyurmuşlardır: "Onlar, dünyadaki insanların çocuklarıdır; çünkü ne güzel amelleri vardır ki ödüllendirilsinler, ne de kötü amelleri vardır ki cezalandırılsınlar. İşte bu yüzden, onlar bu konumda hizmetkar olarak yerleştirilmişlerdir."

Bu rivayete göre, dünya ehlinin çocukları, yani mümin ve kafirlerin çocukları, "Vildânun mukhalladûn" (ebedî çocuklar) konumunda yer alırlar ve cennette hizmetkar olarak cennet halkının etrafında dönerler.

Merhum Tebrisi'nin aynı ayetle ilgili aktardığı başka bir rivayet ise, Peygamber Efendimiz'e (s.a.a) "müşriklerin çocukları" hakkında sorulduğunda, Peygamber Efendimiz (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Onlar, cennet halkının hizmetkarlarıdır."

Sonuç
Genel olarak, aşağıdaki birkaç kategori ayet ve rivayet, ergenlik yaşına gelmeden ölen çocukların cennete girmesiyle ilgili açık bir delil sunmaktadır:

1- Çocukların Tevhid Fıtratıyla İlgili Rivayetler: Bu tür rivayetler, çocukların saf tevhid fıtratına sahip olduklarını vurgular ve bu yüzden cennete girmeye uygun olduklarını ifade eder. Çocuklar, cennetliklerle aynı özelliklere sahip oldukları için cennete girebilirler.

2- "Mustaz'afin" (Zayıf Düşenler) Kategorisine Giren Çocuklarla İlgili Rivayetler: Bu rivayetlerde çocuklar, "mustaz'afin" kategorisinde değerlendirilen bir grup olarak yer alır ve cennete girerler.

3- "Vildânun Mukhalladûn" İfadesiyle İlgili Rivayetler: Bu rivayetlerde, dünya halkının çocukları, amelleri temiz olduğu için cennet halkına hizmetkar olarak yerleştirilir. Ancak, bu çocuklar da cennetin nimetlerinden belirli bir oranda faydalanırlar.

4- Allah'ın Rahmetinin ve Şefkatinin Gücüyle İlgili Ayetler: Allah'ın sonsuz rahmeti ve şefkati, hiçbir günah işlememiş ve saf tevhit fıtratıyla doğmuş çocukları cennetine kabul etmeyi gerektirir. Ayrıca, bu çocuklar düşünsel olarak "mustaz'afin" kategorisine girdikleri için Allah onlara lütuf ve merhamet gösterir, onları cennetine alır.

----------

[1]- Hud, 119.

[2]- En’am, 54.

[3]- Rum, 30.

[4]- Nisa, 98.99.

[5]- Nisa, 98-99.

[6]- En'am, 132.

[7]- Vakıa, 17.