Bismillahirrahmanirrahim

Geldi Mah-ı matem Muharrem bak yine

Ey gözüm ağla, her an ağla Hüseyn'e

Gönlüme hüzün dolmuş, tadı yok yine

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Muharrem günleri gelince her sene

Evlerimiz olur Hüseyniyye yine

Verir kutlu bir gam rengini her güne

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Muharrem selâsı okur tüm melekler

Mersiyehan olur Hüseyn'e felekler

Hüseynî, Zeynebî olur hep yürekler

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Bağrımız serin bir su görünce yanar

Gönlümüz uçar Kerbubela'ya konar

Su yanında susuz kalanları anar

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Hüzünle doğar hep Muharrem'de güneş

Verir ruha cila, gözlerden akan yaş

Yumuşar kalbimiz, hatta olsa bir taş

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Koyar Zehra ana dizlerin koynuna

Kara bağlar yine başına, boynuna

Sel gibi akar gözyaşı Hüseyn'ine

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Kopar yerde gökte yeniden velvele

Esğer'i alacak Hüseyn sanki ele

Sanki ok atacak yeniden Hermele

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Sarar Arş-ı A'la'yı keder hâlesi

Melekutu sarsar "Ya Hüseyn" nâlesi

Meleklerle dolar Resul'ün hânesi

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Sanki "Tell-i Zeynebiyye"ye çıkacak

Oradan maktele, Hüseyn'e bakacak

Zeyneb'in feryadı âlemi yakacak

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Sanki Zeynep yeniden esir olacak

Kerbela çölünde kimsesiz kalacak

Susuzluktan Resul gülleri solacak

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Kerbela'dan gelir gurbetin nidâsı

Kan ağlar bir daha Kerbela semâsı

Yankılanır yine özgürlük selâsı

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Saracak susamış yavrular Abbas'ı

Minicik ellerinde bomboş su tası

Dillerinde "ey vay susuzluk" nidâsı

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

Ebulfazl'ın düşer vefası dillere

Can feda Hüseyn'in fedası kollara

Selam olsun onu seven gönüllere

Nolur ağla gözüm, kan ağla Hüseyn'e

                                                    Musa AYDIN

                              29 / Ağustos / 2019, 28 / Zilhicce / 1441