Ey insanlar! Tanımadığınız takdirde mazeretiniz olmayacak kişilere (tanıyarak) uyun. Doğrusu Âdem’e inen ilim ve son peygamber Hz. Muhammed’e kadar bütün peygamberleri diğer insanlardan üstün kılan bütün özellikler Peygamberiniz Hz. Muhammed’in Ehl-i Beyti’ndedir.

Hal böyle iken neden başıboş gibisiniz?

Nereye gidiyorsunuz?

Ey gemiye binip kurtulanların torunları, Ehlibeyt içinizde (Nuh’un kurtuluş) gemisi gibidir. Öyleyse tutunun onlara. O zaman nasıl sadece gemiye binenler kurtulduysa bu günde Ehlibeyt’e tutunanlar kurtulacak.

Ben hak yeminle bunun sorumluğunu boynuma alıyorum.

Ben boş yere laf olsun diye konuşanlardan da değilim.

Ehlibeyt’ten geri durana yazıklar olsun, yine Ehlibeyt’ten geri durana yazıklar olsun.

Size Peygamberinizin s.a.a Veda Haccında Ehlibeyt hakkında buyurduğu sözler ulaşmadı mı ki şöyle buyurmuştu:

Ben sizin aranızda iki değerli emanet bırakıyorum. Bu ikisine sarılırsanız asla yoldan sapmazsınız. Allah’ın kitabı ve Ehli Beyt’im. Bu ikisi Kevser Havuzunun başında bana ulaşıncaya kadar asla birbirinden ayrılmazlar. Öyleyse benden sonra onlara nasıl davranacağınıza bakın. Bakın tatlı berrak su burada öyleyse ondan için, tuzlu ve acı su da orada öyleyse ondan uzak durun.

Kaynak: Keşful Yakin Fi Fezaili Emiril Muminin s. 186-188