Bismillahirrahmanirrahim

“Kadir Gecesi”, bir yıl genelinde olan bir gecedir ve rivayetlere göre Ramazan ayının yirmi üçüncü gecesinin “Kadir Gecesi” olma ihtimali önceki iki geceden daha fazladır. Bu nedenle bu gecenin ihyası ve amellerinin yerine getirilmesi için daha fazla vurgu yapılmıştır.

Allah'ın Resulü (s.a.a) Ramazan ayının son on gününün tamamında yatağını toplar ve tüm geceyi ibadetle geçirirdi. Özellikle yirmi üçüncü gecede ailesini de uyandırır ve uyuyanların yüzüne su serperdi.

Hz. Fatıma (s.a) ailesinden hiç kimsenin uyumasına izin vermez, onları yirmi ikinci günde gündüz uyumalarını tavsiye ederek bu geceyi ihya etmeye hazırlardı ve şöyle buyururdu:

"Mahrum olan, bu gecenin hayırlarından mahrum kalan kimsedir."

Medine'de bir adam Allah'ın Resulü'ne (s.a.a) şöyle arz eder: "Ey Allah'ın Resulü! Ben deve ve çok sayıda koyun sahibiyim ve her gece şehirde ibadet etmek için bulunamıyorum. Bana ibadet ve gece uyanık kalmak için bir gece belirleyin." Hz. Peygamber (s.a.a) Ramazan ayının yirmi üçüncü gecesini belirler. Buradan, bu gecenin çok yüksek bir konumu ve önemi olduğu anlaşılıyor.

Bu nedenle, “Kadir Gecesi” olma ihtimali yüksek olan bu gece, aşağıdaki nedenlerden dolayı “Mehdilik meselesi ve gaip olan mevcut İmam” inancı ile güçlü ve derin bir ilişkiye sahiptir:

1- Kur’an-ı Kerim'in Kadir Suresi'nde açıkça belirtildiği gibi, meleklerin yeryüzüne indiği Kadir Gecesi'nde,

تنزل الملائکه و الروح فیها ...

"O gecede melekler ve Ruh iner..." çeşitli rivayetlere göre bu iniş ve huzur, masum İmam'ın, Allah'ın hüccetinin ve kâmil insanın huzurunda gerçekleşir. İlahi meleklerin ve en büyük melek olan Ruh'un misafirliğini masum İmam üstlenir.

Allah'ın bu hücceti Gaybet zamanında, Hüccet b. Hasan, İmam-ı Zaman'dır (a.f). Bu nedenle İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: "İmamet muhalifleriyle Kadir Suresi ve Duhan Suresi'nin ilk ayetleriyle tartışın ki galip gelesiniz..."

Yani eğer yeryüzünde Allah'ın hücceti, masum bir kişi ve Zamanın İmamı olarak kâmil bir insan olmazsa, her yıl Kadir Gecesi'nde melekler ve Ruh kimin huzuruna inerler?

2- Yirmi üçüncü gecenin amellerinden biri, bin kez “İnna Enzelnahu” (Kadir Suresi'ni) okumaktır. Bu da Kadir Gecesi ile İmam-ı Zaman (a.f) arasındaki ilişkiye başka bir delildir.

3- Bu gecenin başka bir ameli, Duhan Suresi'ni okumaktır. Bu surenin ilk ayetleri, Kadir Gecesi ve İmam-ı Zaman (a.f) ile güçlü bir ilişkiye sahiptir.

4- Bu gecenin diğer amellerinden biri de o Hazretin (a.f) selamet duasını (Allahümme kün li-veliyyike'l-Hücceti'bni'l-Hasan...) tekrar tekrar okumaktır. Her ne kadar bu duanın her zaman okunması tavsiye edilmiş olsa da.

Bu nedenle “Kadir Gecesi”, insanın Allah ile münacatı ve ilişkisini güçlendirdiği bir gece olmasının yanı sıra, İmam'ı (a.f) tanıma ve Allah'ın hücceti ile ilişkiyi güçlendirme gecesidir. Bu da bir şekilde Allah'ı tanıma ve ilahi emirlere itaat etme anlamına gelir.

Bu değerli gecede, Yüce Allah'tan dualarımızın ve isteklerimizin başında İmam-ı Zaman'ın (a.f) zuhuru ve selameti için dua etmek olsun. Çünkü tüm sorunların çözümünün anahtarı, bu kurtuluş anahtarıdır.

Allahümme accil li-veliyyike'l-ferace ve'l-afiyete ve'n-nasr

Allah'ım! Velin için kurtuluşu, afiyeti ve zaferi çabuklaştır.