(Merhum Ayetullah Müçtehidi Tahrani'nin "Altı Şey" Adlı Sohbetinden Uyarlanmıştır)
Yüce Allah, Tur Dağı'nda Hz. Musa'ya şöyle vahyetti:
"Ey Musa! Ben, altı şeyi, aksini yaptığı takdirde kimsenin asla elde edemeyeceği altı şeyde kıldım:
[Yani insanlar aksi şeyler yaparak bu altı şeyi elde etmeye çalışırlar. Uğraşları neticesinde de onu elde ettiklerini sanırlar ama gerçekte elde etmemişlerdir. Ellerindeki başka şeydir. Peki nedir bu altı şey ve insanlar onu nerelerde ararlar?]
1- Rahatlığı cennette kıldım ama insanlar onu dünyada ararlar.
[Dünya rahatlık yurdu değildir. Eğer rahatlık istiyorsanız onu cennette aramalısınız. Dünyayı elde etmeye çalışırsanız derdiniz ve sıkıntılarınız daha da artar. Dünyalık her bir kazanç başka bir belayı beraberinde getirir ve dolayısıyla asla rahat yüzü göremezsiniz.
Mal mı kazandınız? Onu nasıl koruyacaksınız?
Evladınız mı oldu? Onu nasıl terbiye edeceksiniz?
Sevdiğiniz biriyle mi evlendiniz? Ömrünüzün sonuna kadar birbirinizi nasıl idare edeceksiniz?
Makam mı elde ettiniz? Onu nasıl elinizde tutacaksınız?]
2- İlmi açlıkta kıldım ama insanlar onu toklukta ararlar.
[Eğer ilim istiyorsanız midenize sahip olmalısınız. Talebeler şunu çok iyi bilmeliler ki asıl ilim boş karındadır. Bugün bütün İslami havzaların ders müfredatında yer alan "Mekasib" kitabının yazarı ve Ehlibeyt mektebinin önde gelen alimlerinden Şeyh Ensari (1781-1864), çok yemek yemezdi; ölçülü yerdi. Büyük alimler hep böyleydi. Sade yerlerdi. Yoğurt, ekmek, sebze vs. şeyler onların rutin yiyecekleriydi.]
3- İzzeti gece namazında kıldım ama insanlar onu sultanların kapısında ararlar.
[İzzeti (saygınlığı) arıyorsanız onu Allah'a kullukta arayın, gece namazı kılın; valilerin, yöneticilerin ve cumhurbaşkanlarının köşklerinde aramayın. Her namazda "Maliki yevmi'd-din" diyorsunuz... Asıl din günün sahibi Yüce Allah değil mi? O halde aranızı asıl O'nunla iyi tutmalısınız, başkalarıyla değil. Bırakın başkalarını! Allah'a koşun! Allah'a kulluk edin! Çünkü eğer O size izzet verirse kimse bu makamı sizden alamaz, sonsuza kadar "aziz" (saygın, yüce) olursunuz.]
4- Makamı (yüksek dereceleri) tevazuda kıldım ama insanlar onu kibirde ararlar.
[Hangi konumda olursanız olun mutlaka tevazulu olun. Ne Allah ne de kul kibirli insanı sevmez. Ama dünyevi makamların bir özelliği de şu ki insanda kibri tavan yaptırıyor. Bunu ancak tevazu ile aşabilirsiniz. Eğer o da sizde yoksa firavunlaşmaktan korkmalısınız!]
5- Duanın kabulünü helal lokmada kıldım ama insanlar onu dile getirmede ararlar.
[Dualarınız kabul olmuyorsa lokmalarınızı gözden geçirin. Kazancınızın nereden geldiğine, humusa ve zekâta önem vermiyorsanız boş yere dua etmeyin! Rüşvet yiyen, haram malla geçimini sağlayan kimselerin evlerine misafir olmayın! Nitekim bir rivayette de şöyle buyrulur: "Bir lokma da olsa haram mal yiyenin kırk gün boyunca duası kabul olmaz!"
Yiyip içtiğinin helal mi haram mı olduğuna dikkat etmeyen bir kimse yüksek sesle "Allah'ım, ey merhametlilerin en merhametlisi, ne olur affet; Allah'ım, ey cömertlerin en cömerdi, ne olur ver!" dese de duası kabul olmaz. Önce karnındakini temizlemelisin. Önce haramlardan uzaklaş, sonra dua et! Üstelik bağıra çağıra dua etmene de gerek yok. Hafifçe seslensen bile Allah duanı kabul edecektir.]
6- Zenginliği (ihtiyaçsızlığı) kanaatte kıldım ama insanlar onu mal-mülk edinmede ararlar.
[Bir hadis-i şerifte "Kanaat eden zengindir" buyrulur. Bizim büyük alimlerimiz soğan-ekmek yer, yine de kimsenin boyunduruğuna girmezlerdi. Kimseden borç dahi almazlardı. Sahip oldukları neyse onunla yetinmeye çalışırlardı. Fazladan birkaç şeye sahip olmak için neden insanlara el açmak zorunda kalasınız ki? Ne kadar kanaat ederseniz o kadar zenginsinizdir (ihtiyaçsızsınızdır) ve ne kadar el açarsanız o kadar fakirsinizdir (muhtaçsınızdır). Eğer ille de el açacaksanız, sadece Allah'a el açın.]
Sohbet Sonu
AHLAK KÜTÜPHANESİ
gaziantep escort,mersin escort,gaziantep escort,seks hikayeleri
yatırımsız deneme bonusu deneme bonusu veren siteler 2024