Soru: Türkiye'de Alevi ve Bektaşî var. Kars civarında Caferîler var. Türkiye'deki Caferiler başka yerlerin Şîîleriyle ilişkili mi? Caferilerin de Şîîlikle benzerlik ve farklılığı nelerdir? Siyasi farklılıktan ziyade ilmi farklılıkları ve benzerliklerini anlamak istiyoruz?

Cevap: Türkiye'deki Caferilerin başka yerlerin Caferileriyle ortak yanları aynı mezhebe tabii olmaları, aynı müçtehidleri taklit etmeleri ve ...gibi şeylerdir. Istılah olarak Hz. Resulullah'tan (s.a.a) sonra Hz. Ali'yi (a.s) ilk halife olarak kabul eden herkese Şîî denir. Ancak çeşitli nedenlerden dolayı bunlar kendi aralarında muhtelif fırkalara bölünmüşlerdir. Mesela Ehl-i Beyt İmâmlarından İmâm Zeynü’l Âbidin'e (a.s) kadar kabul eden, fakat ondan sonra oğlu İmâm Zeyd'in İmâmlığını kabul edenlere "Zeydî Şîîleri" denmiştir. Bazısı İmâm Cafer-i Sâdık'a (a.s) kadar kabul edip, ondan sonra oğlu İsmail'in İmâmlığına inanmıştır; bunlara da "İsmâili Şîîler" denmiştir ve hakezâ..

Ehl-i Beyt İmâmlarının (a.s) tümüne inananlara ise, "İsnâ Aşeriyye" (On iki İmâma inanan) veya "Caferîler" denmiştir. Bizce ister itikaden ve isterse amelen Ehl-i Beyt'in (a.s) nurlu yoluna en çok sâdık kalan da bu son gruptan ibarettir. Kısacası "On iki İmâm Şiası" ve "Caferilik" bir mezhebin iki ayrı adıdır ve aralarında hiçbir fark yoktur.