Bugun...


Ülkü Aras

facebook-paylas
Nedir Bilinmez...
Tarih: 10-06-2022 08:08:00 Güncelleme: 10-06-2022 08:08:00


Bazen öyle acılar yaşarsın ki, ruhun ve düşüncelerin hangi yönde yoğunlaşacağını şaşırır!

Seni en çok yoran düşüncenin ne olduğunu çözemez ve adını koyamamanın isyanını yaşarsın…

İfade etmek istersin ama adı olmadığından kendine bile anlatamazsın asıl sıkıntını!

Düşünürsün bir türlü parçaları yerine koyamazsın!

Derdini başkalarıyla konuşmak istersin; ya boş bakışlarla buluşursun ya da boş sözlerle…

Öyle bir ararsın ki seni anlayacak birilerini, derdine adını koyacak birilerini…

Sen sıkıntını anlatırken; sözlerini onun tamamlamasını öyle bir beklersin ki…

Bazen niye bu kadar zordur dersin bir şeyleri anlatmak; anlamasalar ne olacak ki dersin, ama yine de seni anlasınlar diye hep uğraşıp durursun!

Sanki birileri yanında olunca haklı olacakmışsın gibi, sanki birileri seni dinleyince her şey yoluna girecekmiş gibi…

Hep öyle değil midir?

İlla birileri yanımızda olsun bizi anlasın istemiyor muyuz?

Neden bu haller yaşanır bilinmez ama şu bir gerçek ki;

Aynı anda birçok acıyı yaşadığında işte o zaman çaresizlik içinde, boğulduğunu hisseder ve bir kurtarıcı ararsın…

Tıpkı ihanet ve yalan da olduğu gibi…

Tıpkı güvensizlik ve iki yüzlülük de olduğu gibi…

Tıpkı istikrarsızlık ve menfaat de olduğu gibi…

Ve hepsini aynı anda yaşamak ne kadar da zor olsa gerek!

İş öyle olunca da ayıkla pirincin taşını, sadece bir sıkıntıda bile insan ne yapacağını şaşırıyorken ne yapacağını bilemezken; tabiri caizse kâh oyana kâh buyana kıvranıyorken medet umarsın birilerinden, bana bir söz söylese de derdime ortak olsa ya da beni anladığını hissettirse..

Anlatamamak ya da anlatsan da anlaşılmamak ve sonuçta yalnız kalmak…

Anlaşılmayı umarken biraz daha anlaşılmadığı görmek ne kadar da zormuş meğer!

Ve yalnız kalmamak için elinden geleni yapmak ve sonunda da yorulduğunu hissedip pes etmekle başlayan ayrı bir yolculuğa başlamak;

Sonu olmayan gizemli bir yolculuğa yelken açmak, yalnız o yolculuğa başlama kararı almak ve yalnızlığa gömülmek!

Ve kendinle baş başa kalıp kendini bulmak, kendinle ilgili hesapların ve kendinle yüzleşmelerin başlamasıyla aslında yalnız olduğumuzun farkına varmak!

Acıları çeken sensin, hüznü yaşayan sensin teksin ve yine teksin!!!

Şah damarımızdan daha yakın olandan başka kimimiz var ki, zaten hep yalnız değil miydik hep yalnız…

İşte! O’na dönüp O’nu bulabilmek esas olan o değil midir?

Aramaya gerek kalmadan O’nunla olmak O’na hiç bir şey anlatmaya gerek kalmadan sükûnete varabilmek!

Anlatmak ve anlaşılma derdi yaşamadan, O ‘na dönmek en doğrusu değil midir?



Bu yazı 3012 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI