Bugun...


Ali Haydar

facebook-paylas
Şüphesiz Sana Kevser’i Verdik
Tarih: 25-12-2023 18:01:00 Güncelleme: 25-12-2023 18:01:00


بسم الله الرحمن الرحیم

 

Allah Teâlâ’nın rahmet, bereket, salat ve selamı Muhammed ve Ehlibeytine (aleyhimus selam), laneti ve azabı ise onların düşmanlarına olsun.

 

Bu yazıda Kuran-ı Kerim’in en kısa ama her kelimesi derin ve büyük anlamlar içeren Kevser Suresi’ni hadisler ve fıtri akıl ışığında inceleyip tefekkür edeceğiz. Hz. Emirü’l Müminin İmam Ali (aleyhi selam) buyurduğu gibi “akıllar birer kaptır”; kabımızın aldığı, gücümüzün yettiği kadar Kuran ve Ehlibeyt kaynaklı ilimleri öğrenmek vazifemizdir. Allah Teâlâ’dan niyazım önce İmam-ı Zaman aleyhi selam, sonra siz değerli okurlara takdim ettiğim bu yazıyı kendi katında kabul edip Bakiyatus-Salihat’tan karar kılmasıdır. Ve bu konuda Allah Teâlâ’dan yardım istiyoruz.

 

بسم الله الرحمن الرحیم

انا اعطیناك الکوثر فصل لربك و انحر ان شانئك هو الابتر

“Bismillahirrahmanirrahim. Şüphesiz biz sana Kevser’i verdik. Öyle ise rabbin için namaz kıl ve kurban kes. Şüphesiz asıl soyu kesik olan, sana kin besleyendir.” [1]

 

Sureye adını veren Kevser (hayrı kesir) kelimesi, lügatte “kesilmeden devam eden bol hayır, bereket” anlamına gelir. Ayette “Kevser” Hz. Resulullah’a (aleyhi salat ve selam) isnat edilmiştir. Kevser’in değerinin ne kadar büyük olduğunu anlamak için surede geçen bazı Arapça kelimeleri yüzeysel olarak inceleyeceğiz.

 

Ayette geçen “(انا) İnna” kelimesi ile vurgu yapılmıştır ve bu kelime “ şüphesiz biz” anlamına gelir. “(اعطینا) A’teyna” kelimesi ise, “verdik / bahşettik” anlamındadır. Bu kelime, Allah Teâlâ tarafından verilen çok önemli, değerli ve yüce şeyler için kullanılır. Buna örnek olarak Nisa Suresi 54. ayette Allah Teâlâ Hz. İbrahim (aleyhi selam) ve soyuna kitap, hikmet ve çok azametli bir mülk bahşettiğini buyuruyor. O halde Kevser Suresi’nde Hz. Resulullah’a (aleyhi selat ve selam) bahşedilen Kevser de Allah katında çok değerli ve azametlidir.

 

Surenin nüzul (iniş) sebebini bilmek konuyu daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır.

 

Şeyh Tabersi, İbn-i Abbas’ın şöyle dediğini rivayet eder: “Hz. Resulullah (aleyhi salat ve selam) Mescidu’l Haram’dan çıkarken müşriklerin ileri gelenlerinden As b. Vail ile karşılaştı ve biraz sohbet ettiler. Kureyş’in ileri gelenleri mescitte oturmuş manzarayı uzaktan seyrediyorlardı. As b. Vail mescide girince ona “kiminle konuşuyordun” diye sordular. O da şu “ebter” (soyu kesik) adamla dedi. (Cahiliye döneminde bir kimsenin oğlu olmaz ya da yaşamasaydı ona “ebter” denilirdi.) As b. Vail “Ben Muhammed’i sevmiyorum ve ona buğz ediyorum” dedi ve o sırada Hz. Cebrail nazil olup Kevser suresini getirdi. [2]

 

Surenin nüzul (iniş) sebebine göre konu Hz. Resulullah’ın (aleyhi salat ve selam) soyu hakkındadır. Hz. Resulullah’ın (s.a.a) oğlu Abdullah dünyadan göçtükten sonra Kureyşli zalim müşrikler, ona “ebter” (soyu kesik) demeye başladılar. Ama Allah Teâlâ resulüne âlem kadınlarının hanımefendisi olan Hz. Fatıma Zehra’yı (aleyha selam) bahşetti. Hz. Resulullah’ın (s.a.a) soyu biricik kızı Hz. Fatıma Zehra (s.a) kanalıyla devam etti. Dolayısıyla ayette geçen “Kevser”, yani kesilmeden devam eden bol hayır ve bereket Hz. Fatıma Zehra’yı (aleyha selam) ifade eder. Hz. Fatıma Zehra (s.a) ve kendisine layık tek eş olan Hz. Emirü’l Müminin İmam Ali (aleyhima selam) ile evlilikleri neticesinde dünyayı şereflendiren evlatlarından ikisi Hz. İmam Hasan-ı Müçteba ve Hz. İmam Hüseyin’dir (aleyhima selam).

 

Onlar, Allah Teâlâ’nın Hz. Emirü’l Müminin İmam Ali’den (aleyhi selam) sonra tayin ettiği imamlardır. İmamet, Hz. İmam Hüseyin’in (aleyhi selam) evlatlarından olan Hz. İmam Zeynel Abidin (aleyhi selam) soyundan devam etmiştir. Geri kalan Ehlibeyt imamlarının (a.s) tamamı bu soydan gelmiştir. Ve onların sonuncusu İmam-ı Zaman Mehdi’dir (aleyhi selam).

 

Özetle Hz. Fatıma Zehra (aleyha selam) on bir masum Ehlibeyt imamının (a.s) annesidir. O imamların her biri, kendi zamanında insanlara hüccet olup, Allah Teâlâ’nın dininin koruyucusu ve yeryüzünün ayakta kalma sebebi, Hz. Resulullah’ın (aleyhi salat ve selam) varisleri ve tüm emanetlerinin sahibidirler. Bu soy, içinde bol hayır ve bereket olan bir soydur. Hz. Resulullah’ın (aleyhi salat ve selam) çok değerli ve pak Ehlibeytidir.

 

Kevser Suresi hakkındaki bu açıklamalardan sonra surede geçen “Kevser” hakkında nakledilen birkaç hadise müracaat edelim.

 

İmam Cafer Sadık (aleyhi selam) Hz. Resulullah’ın (aleyhi salat ve selam) Hz. Emirü’l Muminin İmam Ali’ye (aleyhi selam) Kevser hakkında şöyle buyurduğunu nakleder: Kevser, adn Cenneti’nde bana, Fatıma, Hasan ve Hüseyin’e mahsus kılınan bir nehirdir. [3]

 

İmam Muhammed Bakır (aleyhi selam) Kevser Suresi’nin tefsirinde şöyle buyurmuştur: Hz. Emirü’l Müminin İmam Ali (aleyhi selam) Hz. Resulullah’a (aleyhi salat ve selam) “Bu nehir biz Ehlibeyt için çok değerlidir. Onu bizim için vasfeder misiniz?” diye arz ettiğinde Hz. Resulullah da (aleyhi salat ve selam) bu sözü tasdik edip, özelliklerini buyurmuştur. [4]

 

Bu hadislerden Kevser’in Allah Teâlâ tarafından cennette Hz. Resulullah (s.a.a) ve pak Ehlibeytine (a.s) bahşedilen çok değerli bir nehir olduğunu anlıyoruz.

 

Kevser’in cennette bir nehir olarak buyurulması, yani zamanda Kevser’in Hz. Fatıma Zehra (aleyha selam) olabileceği ihtimaline zıt değildir; aksine iki ihtimalde Kevser Suresi’ne uygundur. Hem ayetin nüzul (iniş) sebebi ve hem de son ayette soya vurgu yapılarak asıl soyu kesik olanın Hz. Resulullah’a (aleyhi salat ve selam) kin besleyenler olduğunu buyurması, surenin Hz. Fatıma Zehra (aleyha selam) ile doğrudan bağlantılı olduğunu gösteriyor.

 

Hz. Fatıma Zehra (aleyha selam) hayrın ve bereketin en büyük örneğidir. Henüz on sekiz yaşında şehit olmasına rağmen kısa ömrü, kıyamete kadar yaşayacak tüm insanlığa örnek olmuştur. Babasından sonra zamanının imamı, kocası Hz. Emirü’l Muminin İmam Ali (aleyhi selam) idi. Hz. Fatıma Zehra (s.a) zamanının imamının en büyük destekçisi ve yardımcısı oldu. O hanım, Hz. Emirü’l Muminin İmam Ali’yi (aleyhi selam) kendi nefsinden daha evla bildi ve ömrünün sonuna kadar onun vücuduna gelecek tehlikelerden korudu.

 

Bizim vazifemiz de, o hanımı örnek alıp zamanımızın imamına itaat etmektir. Zamanımızın imamı Hz. İmam mehdi’dir (aleyhi selam). O, Allah Teala’nın yeryüzündeki son hücceti, Hz. Resulullah’ın (aleyhi selam) son vasisi, Hz. Fatıma Zehra’nın (aleyhi selam) son evladıdır. Hz. İmam Mehdi (aleyhi selam) göklerin ve yerin beka ve sebat sebebidir. O, Hz. Fatıma Zehra’nın (aleyhi selam) değerlisidir. Eğer Hz. Fatıma Zehra’nın (aleyhi selam) bizlerden razı olmasını istiyorsak bunun yolu; son evladını, yani zamanımızın imamını razı etmektir.

 

Zamanın imamını tanımak; kalbimiz, dilimiz ve amellerimizle ona yardım etmek ve onu kendi nefsimizden daha evla görmekle mümkündür. İmam Zaman’ın (aleyhi selam) zuhurunun acil olması için çok dua etmekle, Hz. Fatıma Zehra’nın (aleyhi selam) duasını alabiliriz. O hanımın ettiği dua Allah Teâlâ’nın geri çevirmeyeceği bir duadır. Allah Teâlâ’dan dileğimiz, Hz. Fatıma Zehra (aleyhi selam) hürmetine Hz. İmam Mehdi’nin (aleyhi selam) zuhurunu acil etmesi ve onun mübarek kalbini bizlerden razı etmesidir. Bir ömür boyu, Hz. Muhammed ve Âl-i Muhammed’e (aleyhimus selam) hizmet edelim ki annenin bebeğini unutup gideceği kıyamet gününde annelerin en üstünü olan Hz. Fatıma Zehra (aleyhi selam) bizi bırakmasın ve zor anımızda bize şefaat eylesin.

 

Ve lillahit-Tevfik ve’l hidaye

Ve ahiru davana inil hamdu lillahi rabbil alemin

Ves selamu aleykum ve rametullahi ve berekatuhu

 

 

---------

[1]- Kevser Suresi 1.2.3. ayetler.

[2]- Şeyh Tabersi, El-İhticac ala ehlil Licac, s. 276; Biharu’l Envar, c. 17, s. 203.

[3]- Allame Seyyid Haşim El-Behrani, El-Burhan Tefsiri, c.5, s.775.

[4]- Ebu Kasım Fırat b. İbrahim, El-Kufi Tefsiri, s.609.



Bu yazı 526 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI