Bugun...


Ali Kıran

facebook-paylas
Nurun Tezahürüdür Onlar…
Tarih: 05-06-2023 08:49:00 Güncelleme: 05-06-2023 08:49:00


Dünya tarihinde gönül fatihleri vardır altın harflerle yazılan…Asla silinmez hatıralarla gönül iklimlerinin sultanı olmuş, isimleri fırtınalar yaratmıştır. Can vermişlerdir halsiz bedenlere, kan pompalamışlardır uyuşmuş toplumlara…

Nurun tezahürüdür onlar…      

Varlıkları insanlara “kimliklerini” hatırlatmıştır.

Onlar yaşayışları ile, sözleri ile, davranışları ile “yalınayaklıların” umudu, karanlıkların ışığı, “yarasaların” korkulu rüyası olmuşlardır.

Adları dostlarına güç vermiş, kıvanç vermiş; düşmanlarının ise yüreklerini karartmış, kâbusları olmuştur. Tıpkı bir karabasan gibi çökmüşlerdir düşmanın göğüs kafeslerine…

Evleri olabildiğince sade, yaşayışları olabildiğince gösterişsiz, bir işaretleri ile milyonları harekete geçirebilecek güçte olmalarına rağmen olabildiğince mütevazı, dünyanın iştah açıcı servetleri ellerinin altında olmasına rağmen olabildiğince şaşaa ve şatafattan uzak, toplumlarının en fakiri gibi yaşayan, en düşkünleri ile oturup dertleşen, halktan biri olmaktan asla taviz vermeyen nadide şahsiyetlerdir onlar.

Öldüklerinde bir bakkalın borç defterinde kayıtlı “bakkal borçlarını” vasiyet ederken görürsünüz onları…

Dünyayı üç talak ile boşamışlardır, gecenin bir karanlığında “asıl yurtları” için azık toplamakla meşgul olurlar yalnızca…

Ancak, iş adalete, mazlumların hakkına sahip çıkmaya gelince, dağlardan bile daha sabittirler yerlerinde…

Hiçbir fani güç oynatamaz onları yerinden, hiçbir şey korkutamaz yüreklerini…

Ne “Süper güçler” teslim alabilir onları, ne de yalnızlık korkutur…

Sadece, “Hak yolda yalnız başıma kalsam bile asla yolumdan dönmem” nidası ile boğarlar karanlıkları…

Onlar “Mazlumlara karşı şefkatli, zalimlere karşı ise onurlu ve zorludurlar. Bir kere sığındılar mı “Mutlak Kudret”e, artık kâğıttan kaplanların aldatıcı güçleri bir hiç olur gözlerinde…

Bazen herkesin; “Ne yapıyor bu, neyine güveniyor?” diye hayret ve korku ile bakıştıkları bir vakitte, onların yüzlerinde sadece kararlılık okunur. Yüreklerinin güzelliği ve korkusuzluğu yansır yüzlerine…

Sadece kendilerine “vazife” bildikleri işleri yaparlar. Dünyanın “kiyl u kal”inden asla etkilenmezler. Ne dostların övgüleri şımartır onları, ne düşmanların yergileri korkutur.    Ne kınayıcıların kınamasından korkarlar, ne de şeytanların aldatmasına kanarlar…

Onların sayısı elbette fazla değildir. Ama onlar, içimizde yaşadılar, bizden biri gibi aramıza katıldılar, dünyanın şaşkın bakışları arasında geldiler ve gittiler…

Bazen bir şubat soğuğunda umut oldular “yalın ayaklılara”, karanlıkları boğdular nurları ile, bazen savaş cehennemlerinde yürekleri serinleten bir yudum soğuk su gibi yetiştiler imdada… Savaş ister sekiz ister seksen yıl sürsün, asla boyun eğmezler şeytana, şeytanlara…

Onlar bir sabah yeli gibi okşayarak uyandırdılar uyuyanları, birer şimşek gibi indiler tepelerine insanlık düşmanlarının…

Onları özlüyoruz. Onlar ve onlar gibi olan niceleri yine var olacaklardır elbet…İnsanlığın kara yüzünü oluşturanlara inat, aydınlık yüzler olarak gülümseyecekler dünyaya…Ta ki bulutun ardındaki güneş bütün ihtişamıyla parlayıncaya, Allah’ın va’di Mehdi gelinceye kadar…

Onlara selam olsun…

Vefatının yıldönümünde Gönüller Fatihi, yalınayaklıların umudu, Beklenen Adalet Güneşi’nin (A.F.) müjdecisi imam Humeyni’yi rahmet, minnet ve özlemle anıyor, Dünya Mustaz’aflarına tesliyet arz ediyorum.



Bu yazı 2357 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI