Bugun...



Tevhid ve Yüce Allah'ın Birliği

Bismillahirrahmanirrahim

facebook-paylas
Tarih: 18-05-2022 16:02

Tevhid ve Yüce Allah'ın Birliği

“Sizin ilâhınız bir tek ilâhtır, artık yalnızca O'na teslim olun”. [1]

“Allah'la birlikte, başka ilâh edinme”. [2]

“Gökyüzü ve yeryüzünde Allah'tan başka ilâh olsaydı ikisi de (yer ve gök) bozulup gitmişti…” [3]

Tevhit, bütün peygamberlerin temel sloganı ve şiarıydı; Hz. Muhammed (s.a.a) Hira Dağı'ndan bu sloganla inmiş ve "Allah'tan başka ilâh olmadığını söyleyip, kurtulun." buyurmuştur. Bir hadiste de yine aynı doğrultuda "İbadetlerin en üstünü Allah'tan başka ilâh olmadığını söylemek ve "La ilâhe illallah" demektir." buyrulur.

Allah'ın Birliği ve Tevhidin Delilleri

1- Mutlak kemal olan; hiçbir hadde, sınıra ve ölçeğe sığmayan, ezelî ve ebedî yaratıcı olan, zaman ve mekânı yaratmış bulunan yüce Allah'tan başka bir ilâhın olması ve birden fazla yaratıcının bulunması mümkün değildir. Yüce yaratıcının sonsuz ve sınırsız oluşuna dikkat edildiğinde birden fazla sonsuz olamayacağı kolayca anlaşılır. Zira çokluk, bir sonu ve sınırı gerektirir.

2- Bütün kâinata bir ve aynı düzen egemendir. Bu da söz konusu düzenin bir tek mimarı olduğunu gösterir. Gökbilimcilerin yıldızlarla galaksilerde tespit ettiği sistem ve kurallar, atom bilimcilerinin atomun yapısında tespit ettiği kural ve sistemle tamamen bir ve aynıdır. Aynı sistem, insanın beden ve bütün varlığında da mevcuttur. Bu kural ve sistemlerin birden fazla yaratıcısı olsaydı kâinattaki düzen kesinlikle bozulurdu; "Göğün ve yerin Allah'tan başka ilâhı olsaydı her ikisi de bozulur giderdi…" buyruğunun anlamı işte budur. [4]

3- Bütün peygamberlerin yüce Allah'ın bir olduğunu haber vermiş olması, O'nun birlik ve vahdaniyetinin kesin delilidir. Yüce Allah tarafından tebliğ ve irşatla görevlendirilmiş olan bütün peygamberler O'nun bir ve tek olduğunu buyurmuşlardır.

İmam Ali (a.s), oğlu İmam Hasan'a (a.s) vasiyetinde şöyle buyuyor:

Oğulcuğum! Bil ki, eğer yüce Rabbinin eşi ve ortağı olsaydı, o ortağın elçileri de sana gelirdi ve sen onun da mülk ve kudretinin izlerini görür, fiillerini ve sıfatlarını tanırdın. Ama O, kendisinin de tanımlamış olduğu gibi tek ve bir Allah'tır…[5]

Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyuruluyor:

“Senden önce hiçbir elçi göndermedik ki ona şunu vahy etmiş olmayalım: Benden başka ilâh yoktur, öyleyse bana ibadet edin."[6]

Tevhit, yüce Allah'ın bütün sıfatlarını tanımanın temelidir. Zira O'nun bir ve tek oluşu, sonsuz ve ebedî varlığından kaynaklanmaktadır. Bu varlık bütün kemallere sahip olup her nevi kusur ve noksanlıktan münezzehtir. Bundan dolayıdır ki yüce Allah'ı gerçek tevhitle tanıyan biri, O'nun bütün sıfatlarını tanımış demektir.

İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyuruyor:

İhlasla "La ilâhe illallah" diyen biri cennete girer. Böyle birinin ihlâsı, söylediği "La ilâhe illallah"ın onu yüce Allah'ın haram kıldığı şeylerden sakındırmasıdır. [7]

Yine İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyuruyor:

Bir günde yüz kere "La ilâhe illallah" diyen biri, o gün amel açısından insanların en üstünüdür. Ancak, bu zikri daha fazla söyleyen biri ondan üstün sayılır.[8]

Hz. Resulullah'ın (s.a.a) bir hadis-i şerifte şöyle buyurduğu yer alır:

Allah azze ve celle katında "La ilâhe illallah" demekten daha güzel bir söz yoktur. "La ilâhe illallah" ile sesini yükselten kimsenin günahları, tıpkı ağacın yapraklarının ağacın altına dökülmesi gibi, kendi ayakları altına dökülür. [9]

Tevhidin Mertebeleri

1- Zatta Tevhit: Her bakımdan eşsiz ve emsalsiz ve bütün yönleriyle mutlak olan demektir.

“O'nun benzeri ve eşi yoktur, O duyan ve görendir”.[10]

“Allah'ın kesinlikle eşi, emsali ve benzeri yoktur”. [11]

2- Sıfatta Tevhit: Allah'ın bütün sıfatlarının bir tek şeye dönüyor olması ve zatıyla aynı olması demektir. Yani Âlim, Kadir, Hayy… olan hep ve sadece O'dur.

Adamın biri yüce Peygamber'den (s.a.a) "İlmin esası nedir?" diye sorunca, O: "Allah'ı, layık olduğu veçhiyle tanımaktır." buyurdu. Adam "Allah'ı hakkıyla tanımak nedir?" diye sorunca da şöyle buyurdu:

O'nun ne emsali, ne de benzeri bulunmadığını bilmektir; O'nun yegâne ve tek mabut, eşi ve benzeri olmayan yaratıcı, kadir, evvel, ahir, zahir ve batın olduğunu anlamaktır. Allah'ı hakkıyla tanımak işte budur![12]

3- Fiillerde Tevhit: Fiillerde tevhit, her iki dünyadaki bütün işlerin, aslında yüce Allah'ın işi ve fiili olması demektir, özelliği ve vasıfları ne olursa olsun bütün varlıklar yüce Allah'ın temiz zatındandır. Çiçeğin güzelliği, güneşin parlaklığı, dertlerin dermanı… Her şey ve her şey O'ndandır. Yani kâinatta hiçbir varlığın kendiliğinden bir bağımsızlığı yoktur; gerçek anlamda bağımsız etken ve etkileyici sadece yüce Allah'tır. Başka bir deyişle varlıklar, varlıkları açısından yüce Allah'ın zatına bağımlı oldukları gibi etki ve fiilleri açısından da O'na bağımlıdırlar.

Bunun "nedensellik" kuralının ve "sebepler âlemi"nin reddi anlamına gelmediğini de hemen belirtelim. Nitekim İmam Cafer Sadık’ın (a.s) da buyurduğu gibi yüce Allah, "her işin, kendisiyle ilgili neden ve sebep yoluyla gerçekleşmesini" istemiştir.[13] Aynı şekilde fiillerde tevhide inanmak, insanın kendi irade ve hürriyeti olmadığına ve fiillerin cebrî olduğuna inanmak şeklinde de yorumlanmamalıdır asla.

“De ki, "Allah her şeyin yaratıcısı olandır, O tektir ve mutlak muzafferdir." [14]

“Allah, sizin Rabbinizdir. O'ndan başka ilâh yoktur. Her şeyin yaratıcısıdır. O hâlde O'na kulluk edin, O bütün varlıkların koruyucusu ve müdebbiridir.” [15]

4- İbadette Tevhit: Tevhidin en kritik boyutu ibadette tevhit olup yüce Allah'tan başkasına kulluk etmemek ve O'ndan gayrisine eğilip teslim olmamaktır. İbadette tevhit, sıfat ve zatta tevhidin bir gereğidir. Zira "Vacibü'l-Vücud"un sadece yüce Allah olduğu ve O'ndan başka her şeyin mümkün ve muhtaç olduğu anlaşıldıktan sonra, ibadet sırf O'na mahsus olmakta ve sadece O'na kulluk edilmesi gerekmektedir. O, mutlak kemaldir ve O'ndan başka mutlak kemal yoktur; ibadet de kemale ermek için yapıldığına göre, sadece Allah'a mahsustur ve sadece O'na ibadet edilmelidir. Bütün peygamberlerin çağrısının eksenini ibadette tevhit oluşturmaktadır. Kur'ân-ı Kerim'de de bu konuda çokça ayet vardır.

Kur'ân ve İbadette Tevhit

“…Biz her ümmete, "Allah'a kulluk edin ve tağuttan kaçının." diye tebliğ etmesi için bir elçi gönder-dik…” [16]

“Senden önce hiçbir elçi göndermedik ki ona şunu vahy etmiş olmayalım: "Benden başka ilâh yoktur, öyleyse sadece bana ibadet edin.” [17]

“Allah, benim ve sizin Rabbinizdir. Öyleyse O'na kulluk edin. Dosdoğru yol budur.”[18]

Burada bir noktanın altını çizmek istiyoruz: Saygının, hürmetin ve eğilmenin mertebeleri ve dereceleri vardır. Bunun en ileri boyutu ve nihaî derecesi, tapınma ve ibadettir. İşte bu merhale sadece yüce Allah'a mahsustur ve bunun da en bariz belirtisi secdedir. Yüce Allah'tan başkasına secdenin caiz olmamasının nedeni de budur zaten. Kullukta bu merhaleye varıp yüce Yaratan'ın karşısında toprağa kapanarak secde eden bir insan, yüce Allah'a ibadet ve itaatte bulunma ve kendisinin tekâmülü yolunda en büyük adımı atmış demektir.

Böylesine ihlaslı bir ibadet, sevgilinin aşkıyla yoğrulmuş ibadettir ve bu sevginin cazibesi, yüce Allah'a doğru hareket etmede önemli bir faktördür. Yüce Allah'a doğru hareket ise, mutlak kemale doğru hareket demek olup, günah ve her nevi kötülükten ayrılmak demektir.

Gerçek anlamda ibadet eden, kendisini, sevdiği mabudunun rızası doğrultusunda düzenleyip, O'na benzemeye çalışacağından, bu yolla cemal ve celal sıfatlarından bir huzmeyi kendisine doğru yansıtmayı başarır ki, bu da insanın eğitim ve tekâmülünde önemli bir rol oynar.

 

---------------

[1]- Hacc, 36

[2]- İsrâ, 23

[3]- Enbiyâ, 22

[4]- Enbiyâ, 22

[5]- Nehcü'l-Belâğa, 31. mektup, İmam Hasan'a (a.s) vasiyeti.

[6]- Enbiyâ, 15

[7]- et-Tevhid, Şeyh Saduk, Sevabu'l-Muvahhidin babı, 26. hadis.

[8]- et-Tevhid, Şeyh Saduk, Sevabu'l-Muvahhidin babı, 33. hadis.

[9]- et-Tevhid, Şeyh Saduk, Sevabu'l-Muvahhidin babı, 15. hadis.

[10]- Şûrâ, 11

[11]- İhlas Suresi

[12]- Biharu'l-Envar, c.3, s.14.

[13]- Usul-i Kâfi, Marifetu'l-İmam, babı, 7. hadis.

[14]- Ra'd, 16

[15]- En'âm, 102.

[16]- Nahl, 36.

[17]- Enbiyâ, 25

[18]- Meryem, 36




Bu haber 523 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER AKAİT Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI