Bugun...



Ahlak Sohbetleri 24. Bölüm

Ayetullah Mekarim Şirazi'nin Ahlak Dersleri – Kum/Temmuz/2019

facebook-paylas
Tarih: 05-11-2019 16:20

Ahlak Sohbetleri 24. Bölüm

 

 

 

 

“Aile Ahlakı”nın bölümlerinden olan mehir konusunu geçtiğimiz derste yeterli düzeyde ele aldık. Konunun tamamlanması için sorulan bir soruya cevap vermekte fayda var.

 

Hz. Musa’nın eşinin mehri

 

Kur’an-ı Kerim’de gördüğümüz üzere Hz. Şuayb’ın kızının mehri Hz. Musa’nın on yıl çalışmasıdır.[1] Günlük bir işçinin çalışma ücretinin 70 bin Tümen (İran para birimi) olduğunu varsayarsak, yıllık 25 milyon Tümen’e karşılık geliyor. 10 yılın sonunda da bu rakam 250 milyon Tümen’e ulaşıyor. Kısacası bugün için baktığımızda Hz. Musa’nın eşinin mehri çok fazladır. Buradan yola çıkarak İslam’ın yüksek mehre karşı olmadığı sonucunu çıkarabilir miyiz?

 

Cevap: On yıl çalışma şartı, Hz. Musa’nın yalnızca eşinin mehri karşılığında değildi. On yıl çalışmasının karşılığında konaklama, yeme, içme gibi ihtiyaçlar da vardı. Zira bu süre zarfında Hz. Musa, eşinin babasının evinde kalacaktı. Dolayısıyla hem Hz. Musa’nın hem de eşinin barınma, yeme, içme vs. ihtiyaçları dikkate alındığında mehir için çok az bir miktarın kaldığı anlaşılıyor.

 

Düğün Merasimi

 

Bu konuda öncelikle şu soruyu ele alalım; evlenenler için düğün merasimine gerek var mı yok mu? Ne yazık ki bu konuda ifrat ve tefrite gidenler var.

 

Bazılarına göre düğün yapılmamalıdır. Damat gelinin elini tutup müşterek hayatlarına başlamalıdır. Onlara göre insanları davet etmek ve düğün için masraf yapmak gereksizdir!

 

Bazıları da bunların tam tersidir. Bunlar “Sadece bir kere evleniyoruz, bin kere değil. Düğünümüz çok iyi olmalı, rezil olmamalıyız” diyerek bir sürü masraf yaparlar. Çeşit çeşit yemekler, tatlılar, güller sipariş ederler!

 

İslam’da Önerilen Düğün

 

İslam bu iki görüşün hiçbirini onaylamıyor. İmam Rıza’dan (as) rivayet edilen hadiste buyurulmuştur:

 

“Düğünde yemek vermek Peygamberlerin sünnetlerindendir.”[2]

 

Resul-i Ekrem (saa) kendisinden sonra en yüce insan olan Hz. Ali’nin, âlemdeki en üstün kadın olan Hz. Fatıma ile olan evliliği için de düğün merasimi düzenlemiştir. İnşallah birazdan düğünlerinin nasıl olduğunu açıklayacağız.

 

Düğün Merasiminin Felsefesi

 

Düğünde ikramda bulunmanın Peygamberlerin sünnetinden olması hikmetsiz değildir. İslam düğün merasimlerine karşı değildir. İslam gereksiz harcamalara ve israfa karşıdır.

 

Düğün merasimlerinin en azından üç faydasını sayabiliriz:

 

İslami bir düğünle başlayan evlilikte çiftler güzel bir hatıra ile başlamış olurlar. İnsanlar merasimde gelin ve damadı tebrik ederler, mutlu olmaları için hayır dualarında bulunurlar. Bu pozitif etki ile evliliklerine başlamış olurlar.

 

Düğün merasimi evlilikleri daha güçlü kılar. Merasim düzenlendiğinde akrabalar, dostlar, arkadaşlar, tanıdıklar merasime katılırlar. Kimse evliliğin gerçekleştiğini inkâr edemez.

 

Merasimde gelin ve damada ihtiram gösterildiğinde ve onlar için dualar edildiğinde merasimde hazır bulunan gençler evliliğe teşvik edilmiş olacaktır.

 

Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın Düğünü

 

İslam’ın önerdiği düğün nasıl olur sorusunun cevabı için Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın düğününe bakmalıyız. Bu güzel düğüne dikkat buyurunuz. İmam Sadık, Peygamberin aziz damadından naklediyor:

 

Peygamber bana şöyle buyurdu: “Ali can! Düğün merasiminiz için iyi bir yemek temin et.” Ardından Peygamber düğün masrafını gelin ve damat tarafı arasında şu sözleriyle paylaştırdı: “Ekmek ve eti biz karşılayacağız, hurma ve yağı siz karşılayın.” Bir miktar hurma ve yağ alarak Peygamber’e götürdüm. Peygamber kollarını sıvayarak hurma ve yağı karıştırdı. Böylece düğün için sade bir tatlı hazırlanmış oldu. Peygamber bir adet koyun alması için birini görevlendirdi. Koyun kurban edildikten sonra et hazırlandı. Ekmek de hazırlandıktan sonra bana “Ali can! kimi istiyorsan davet et” diye buyurdu.

Mescide gittim. Mescit çok kalabalıktı. Bazılarını davet edip bazılarını davet etmemekten utandığım için yüksek sesle: “Hepiniz Hz. Fatıma Zehra’nın düğün yemeği için davetlisiniz” dedim. İnsanlar da düğün merasimimizin olduğu yere doğru hareket etmeye başladı. İnsanların sayısının çokluğu ve yemeğin yetersiz kalması korkusuyla endişelendim. Peygamber yüzümdeki kaygıyı gördüğünde buyurdu: “Yemeğin azlığından endişelenme, bereketlenmesi için dua edeceğim”

 

Dört binden fazla insan düğün yemeklerini ve tatlılarını yiyerek beni tebrik ettiler ve gittiler. Ancak yemek hiç azalmamıştı! Peygamber yemekten komşulara da verilmesini söyledi. Tabakları getirdiler ve komşulara da yemek götürdüler. Ardından bir tabağı daha doldurarak bana ve eşime verdiler.”[3]

 

Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın düğünleri bu şekilde sona erdi.

 

Peygamberin kızının düğününde dikkat edilmesi gereken ilk nokta düğünün son derece sade oluşudur. Ne yazık ki günümüzdeki düğünlerde çeşit çeşit yemekler sunuluyor, çoğu da çöpe gidiyor! Bu tür düğünler İslam’ın öğretilerinden ne kadar da uzaktır! Günümüzdeki düğünlerde yapılan en büyük hatalardan biri de fazla harcamalardır. Ayrıca Peygamberin sünnetindeki gibi masraflar iki taraf arasında paylaştırılırsa ve yalnızca bir tarafa yüklenilmezse çok iyi olur. Söz konusu düğünde tüm misafirler layıkıyla ağırlandı ve Hz. Ali’yi tek tek tebrik ettiler.

 

Peygamber, komşuları da düşünüyordu. Bu nedenle merasimin sonunda komşuları düğün yemeğinden nasipsiz bırakmadı. Tüm misafirlere ve komşulara yemek verildikten sonra Peygamber gelin ve damada yemek verdi. Bunlar onların düğününde dikkat etmemiz gereken noktalardır.

 

Bu düğün İslam’ın onayladığı örnek bir düğündür. Bizim ölçütümüz bu düğün olmalıdır. Yani ne düğün yapmamak ne de israfa kaçmak! İkisi de doğru değildir.

 

Gelin ve damadın yıllarca taksitlerini ödeyeceği, masraflı düğün yapılmamalıdır! Buyurulmuştur:

 

“Düğünün ilk günü yemek vermek keramettir, ikinci günü yemek vermenin sakıncası yoktur ancak üçüncü günü yemek vermek riyakârlıktır, bu iş yasaktır!”[4]

 

Düğün merasimi hem sade olmalıdır hem de günahtan uzak olmalıdır. Bu şekilde merasim İslamî olur, ilahi bereket gelin ve damada iner ve melekler onlar için dua eder.

 

Günümüzdeki düğünlerde yapılan yanlışlardan biri meşru olmayan şekilde düzenlenmesidir. Kadın ve erkeklerin beraber olduğu merasimlerde kadınlar en güzel kıyafetlerini giyiyor, bazen gelinden bile daha fazla makyaj yapıyorlar. Bu durumda kirli bakışlara maruz kalabilirler. Bu tür ortamlarda meşru olmayan ilişkiler de kurulabilir! Yani bir düğün düşünün ki birçok günaha sebep oluyor! Günah ile başlayan evlilikler mübarek olmaz!

 

Bu konuda herkesin güzel bir dille emri maruf ve nehyi münker (iyiliği emretmek ve kötülükten sakındırmak) yapması gerekir. Saydığımız meşru olmayan durumlarla karşılaşmamak için İslam ahlakını uygulamak gerekir.

 

Düğün Günü Adabı

 

Hz. Ali’nin şu hadisine dikkat buyurunuz:

 

Düğün günü gelini damadın yanına getirdiklerinde damadın iki rekât namaz kılması ve gelinin önündeki saçlarını kaldırıp Allah’a şöyle arz etmesi müstehaptır: “Allah’ım eşimi bana mübarek kıl! Hayatıma gelişini hayır ve bereket sebebi eyle. Ve beni de onun için mübarek kıl. İlahi! Bu evliliği hayırlı, saadetli ve bereketli kıl.”[5]

 

Günah ortamının olduğu düğündeki o hayırsızlık ileride evlilikte de etkisini gösterecektir. Aynı şekilde hayır ve bereketle başlanan evliliklerde, hayır ve bereket, sonrasında da etkisini gösterecektir.

 

Günümüz düğünlerine baktığımızda İslam büyüklerinin tavsiyelerinden ne kadar uzak olduğumuzu görüyoruz!

 

Peygamberden şu hadisi okuyoruz:

 

“Kim kötü bir işi insanlar arasında adet ettirirse, insanlar o işe amel ettiklerinde hem kendilerine günah yazılacaktır hem de bu âdeti yayan kişiye!”[6]

 

Yani kim düğünlerde kötü bir şeyi adet ettirir, yayarsa onu uygulayan herkesin günahı ona da yazılacaktır. İnşallah Allah bizleri uyandırır ve vazifelerimizi bilmemizi nasip eder!

 

 

 

 


[1]Kasas/27

[2] Furu-i Kâfi c.5, s.367

[3]Bihar’ul Envar c.43, s.94

[4] Furu-i Kâfi c.5, s.368

[5] Nevader-i Ravendi s.211

[6] Mizanu’l Hikme c.4, s.316




Bu haber 311 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAŞAM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI