Bugun...



Ramazan (Fıtır) Bayramı

“Fıtır bayramı” veya “Fıtır Ramazan Bayramı” (Arapça: عيد الفطر); Şevval ayının birinci günüdür.

facebook-paylas
Tarih: 12-05-2021 14:56

Ramazan (Fıtır) Bayramı

Müslüman ülkelerde genellikle resmi tatil olan bugün, Müslümanların en önemli bayramlarından biridir. Bugün oruç tutmak haramdır. Müslümanlar fıtır bayramında bayram namazı kılarlar. Bu günde Fitre zekatı vermek, Müslümanlara farz kılınmıştır.

Ramazan Bayramının Vaktinin Belirlenmesi

Ramazan Bayramı şevval ayının birinci günüdür. Dolayısıyla Ramazan ayının 29. gününün sonunda veya Ramazan ayının ilk gününden otuz gün geçmesinin ardından, Şevval ayı hilalinin görülmesiyle Şevval ayının başlangıcı ve Ramazan bayramı olduğu sabit olur.

Bazı rivayetlere göre, Ramazan ayı hep otuz gün sürmüştür ve ondan daha az olmamıştır.[1] Geçmiş ulemadan bazıları da buna inanmaktaydılar.[2] Bunun karşısında bazı rivayetler de Ramazan ayının diğer aylar gibi değişken olduğunu; yani bazen 30 ve bazen de 29 gün çekebileceğini beyan etmektedir.[3] Fakihlerin çoğu bu görüşe kaildirler.[4]

Kur’an’da Ramazan Bayramı

Müfessirler "Bir de sayıyı tamamlamanız ve size yol göstermesine karşılık Allah'ı ululamanız (tekbir getirme) için (bu hükmü koymuştur) umulur ki şükredersiniz" [5] ayetindeki "(Allah'ı ululamak (tekbir getirme))" kelimesinden kastın, Ramazan bayramı gecesinde yapılan tekbirler olduğunu söylemişlerdir.[6]

Rivayetler esasınca A’la suresinin 14. ayetindeki tezakka ( تَزَکیٰ) kelimesinden ve aynı şekilde A’la suresi 15. ayetindeki fesalla (فَصَلَّیٰ) kelimesinden maksadın fitre zekâtı vermek ve bayram namazı kılmak olduğu belirtilmiştir.[7]

Hadislerde Ramazan Bayramı

    Cabir’in, İmam Bakır’dan (a.s) rivayet ettiğine göre, Peygamber Efendimiz (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Şevval ayının birinci günü (Ramazan bayramı) geldiğinde bir melek “Ey müminler erkenden ödüllerinize (mükâfatlarınıza) doğru koşun” diye nida eder. Daha sonra şöyle buyurdu: “Ey Cabir! Allah’ın ödülleri padişahların ödülüne benzemez.” Ardından da şöyle buyurdu: “O gün mükafat ve ödüller günüdür.”[8]

    Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Bayram günü melekler sokak başları ve insanların geçiş güzergâhlarında durarak, şöyle derler: Büyük günahları bağışlayan ve mükâfatlar bahşeden Kerim Allah’a doğru koşun."[9]

    İmam Ali (a.s) (Bayramlardan birinde) şöyle buyurmuştur: “Bayram, ancak Allah'ın orucunu kabul ettiği, namazını övdüğü kimseler içindir. Allah'a isyan edilmeyen her gün bayramdır.”[10]

    İmam Hasan Müçteba (a.s) fıtır bayramı günü oyunla meşgul olan ve gülüp oynaşan bir grubun yanından geçince, durdu ve ashabına dönerek, şöyle buyurdu: “Allah, Ramazan ayını itaatleri sebebiyle kendi hoşnutluğuna doğru öne geçmeleri için yarış meydanı karar kılmıştır. O halde bir grubu öne geçerek, kazananlardan oldular (mutluluğa eriştiler). Diğer bir grubu ise, geride kalarak mahrum (mutsuz) oldular. İyilik sahiplerinin mükâfata eriştiği ve batıl işlerle uğraşanların zarar gördüğü böyle bir günde, gülüp oynayan insan ne kadar da şaşırtıcıdır. Allah’a yemin olsun ki eğer perde kenara çekilecek olursa, iyilik sahibinin iyiliği ile meşgul olduğunu, kötülerin ise kötülüğü ile uğraştığını bilirler.”[11]

    İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuştur: Fıtır bayramı Müslümanların toplanabilecekleri bir günün olması, Allah’a yönelmeleri, onlara vermiş olduğu lütuf ve nimetlere hamd etmeleri için, bayram günü karar kılınmıştır. O gün bayram, toplanma, iftar edildiği (artık yemek yenildiği), fıtır zekâtının verildiği, Allah’a şevkle ve yakarışla yaklaşılan bir gündür. O gün, yılın ve yeme-içmenin helal olduğu ilk gündür. Zira Ramazan ayı hak ehlinin nezdinde yılın ilk ayıdır. Dolayısıyla Allah, insanlar için bugünün toplanma (bayram) olmasını, o günde de Allah’ı hamd edip övmelerini istemiştir. Bugünde namazda tekbir, Allah’ı büyük bilip, hidayet edip ve afiyet verdiğinden dolayı anmaktır. Nitekim Allah-u Teâlâ şöyle buyurmaktadır: “Bir de sayıyı tamamlamanız ve size yol göstermesine karşılık, Allah'ı ululamanız (tekbir getirme) için (bu hükmü koymuştur) umulur ki şükredersiniz.” ([[Bakara Suresi], 185) O günde on iki tekbir vardır. Zira her iki rekâtta on iki tane tekbir getirilir. Birinci rekâtında yedi ve ikinci rekâtında ise, beş tekbir bulunmaktadır. İkisi arasında bir eşitlik yoktur (ikisinin tekbir sayısı aynı değildir). Zira farz namazlara yedi tekbir ile başlamak müstahaptır. Dolayısıyla bu namaza da yedi tekbir ile başlanılır. İkinci rekâtta ise, beş tekbir vardır. Zira bir günde kılınan namazların Tekbiretu’l İhram'ının toplamda beş defa olmasından dolayıdır. Diğer bir sebebi ise, her bir rekâtta tekbir sayılarının tek rakamlı sayı olması içindir (Çünkü yedi sayısı tek olduğu gibi, beş sayısı da tektir).[12]

Ramazan Bayramının Gecesi

    Dua etmek, namaz kılmak ve Kur’an okumak; İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Mümkün olduğunca Ramazan ve Kurban bayramı gecesini ve… murakabeyle (öz denetim) geçirin; bu gecelerde çok fazla dua edin; namaz kılın ve Kur’an okuyun."[13]

    Şevval ayının birinci gecesinde, Şevval ayı hilalinin görülmesiyle "Hilali Görme Duası"nı okumak müstehaptır.[14]

    Bu gecede İmam Hüseyin’in (a.s) ziyaretini okumak müstehaptır.[15]

    Bayram gecesinde gusül almak müstehaptır. O gecenin bayram gecesi olduğu bilindiği zaman, Fıtır bayramı gecesi güneş batımından önce guslün alınması rivayet edilmiştir. Aynı şekilde, bayram gecesi gece yarısına kadar gusül edilmesi gerektiği de rivayet edilmiştir.[16]

    Meşhur görüşe göre Fitre zekâtı fıtır bayramı akşamından itibaren farz olur. Ancak bazıları fitre zekâtının bayram günü fecrin doğuşuyla farz olduğuna inanmaktadır.[17]

    Namaz kılmak; İmam Sadık (a.s) Hz. Ali’den (a.s) rivayetle şöyle buyurmuştur: "Her kim Fıtır bayramı akşamı, birinci rekâtında bir defa Fatiha suresi ve bin defa ihlas suresi ve ikinci rekâtında ise, bir Fatiha ve bir defa da ihlas suresini okumak suretiyle iki rekât namaz kılarsa, Allah-u Teâlâ istediği her şeyi ona verir".[18]

    Namazlardan sonra Tekbir getirmek: (Muaviye b. Ammar’ın rivayetine göre) İmam Sadık’ın (a.s) şöyle buyurduğunu işittim: “Fıtır bayramında tekbir getirilir.” Dedim ki: Ne zaman tekbir getirilir? İmam (a.s) şöyle buyurdu: “Bayram gecesi akşam, yatsı, sabah ve bayram namazında tekbir getirilir ve burada son verilir. Bu Allah-u Teala’nın kelamıdır. Zira şöyle buyurmuştur:

    Bir de sayıyı tamamlamanız ve size yol göstermesine karşılık Allah'ı ululamanız (tekbir getirme) için (bu hükmü koymuştur) umulur ki şükredersiniz." (Bakara Suresi, 185). "Peki nasıl tekbir getirmeliyim?" diye sordum. İmam (a.s): "Tekbirden kasıt ise, şu sözün söylenmesidir:

الله اکبر الله اکبر، لا اله الا الله و الله اکبر، و لله الحمد علی ما هدانا، و له الشکر علی ما اولانا  [19]

    İhya etmek: İmam Kazım (a.s) şöyle buyurmaktadır: İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “İnsanın yılda dört gece, Fıtır bayramı gecesi, Kurban bayramı gecesi, Şaban aynın ortasındaki gece, Recep ayının ilk gecesi kendisini Allah’a ibadet etmek için başka şeylerden uzak tutması (vakfetmesi) beni sevindirir.”[20] İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Babam Ali b. Hüseyin (a.s) Fıtır bayramı gecesini mescitte, sabah namazına kadar namaz kılarak ve o geceyi ihya ederek, geçirirdi ve şöyle buyururdu: Ey oğlum! Bu gece Kadir gecesinden daha az değildir."[21]

Ramazan Bayramı Günü

Ramazan Bayramı günü gusül almak müekket (tavsiye ve tekit edilen) müstehaplardandır. Guslün vakti, fecrin başlamasıyla başlar. Ancak guslün vaktinin son bulma zamanı hakkında bayram namazı için dışarı çıkmayana veya öğle namazı vakti veyahut gün batımına kadar olduğu noktasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.[22]

Bayram namazı kılmak gaybet asrında müstehaptır. Ancak İmam’ın (a.f) huzur ve hakimiyeti asrında farzdır.[23]

Bayram namazından önce, özellikle hurma olmak üzere iftar etmek müstehaptır.[24]

Bayram gecesi akşam ve yatsı namazından sonra ve aynı şekilde sabah namazı ve bayram namazından sonra tekbir getirmek meşhur görüş esasınca müstehaptır.[25]

Ramazan bayramında oruç tutmak haramdır[26] ve yiyecek ve diğer başka şeylerle aileye genişlik ve bolluk sağlamak[27] ve aynı şekilde Nudbe duasını okumak müstehaptır.[28]

Bayram namazının farz olması durumunda, bayram günü güneşin doğmasından sonra ve bayram namazından önce, yolculuk yapmak haramdır ve bunların dışında ise, mekruhtur.[29]

 

-------------

[1]- Vesailu’ş-Şia, c. 1, s. 268 - 274.

[2]- El-İkbal, c. 1, s. 33 - 35.

[3]- Vesailu’ş-Şia, c. 10, s. 261 - 268.

[4]- El-Hadaiku’n-Nazire, c. 13, s. 270 – 271; Misbahu’l Huda, c. 8, s. 384.

[5]- Bakara Suresi, 185.

[6]- Tefsir-i Ebu’l Futuh-u Razi, c. 2, s. 69.

[7]- Allame Tabatabai, El-Mizan, c. 20, s. 269.

[8]- Usul-u Kafi, c. 7, s. 640.

[9]- Müstedreku’l Vesail, c. 6, s. 154.

[10]- Nehcü’l Belağa, Hikmet: 428.

[11]- Men la Yehduruhu’l Fakih, c. 2, s. 174.

[12]- Men la Yehduruhu’l Fakih, c. 1, s. 552.

[13]- Misbahu’l Müçtehid, s. 589 - 590.

[14]- Mesaru’ş-Şia, s. 29.

[15]- İkbalu’l Amal, s. 577.

[16]- İkbalu’l Amal, s. 572.

[17]- Urvetu’l Vuska, c. 4, s. 222.

[18]- İkbalu’l Amal, s. 575.

[19]- İbn-i Tavus, İkbalu’l Amal, s. 574.

[20]- Misbahu’l Müçtehit, s. 589; İkbalu’l Amal, s. 577.

[21]- İkbalu’l Amal, s. 577.

[22]- Misbahu’l Huda, c. 7, s. 86.

[23]- Cevahiru’l Kelam, c. 11, s. 332 - 333.

[24]- Cevahiru’l Kelam, c. 11, s. 377.

[25]- Cevahiru’l Kelam, c. 11, s. 372 ve 378.

[26]- Cevahiru’l Kelam, c. 16, s. 324; Seyyid İbn-i Tavus şöyle diyor: Oruçlu kimsenin bayram günü yeme niyeti, Allah’ın emrine itaat üzere olmalıdır. Zira yemede de oruçlu olduğu gibi, ibadet halinde olsun. İkbalu’l Amal, s. 586.

[27]- El-Kafi fi’l Fıkh, s. 155.

[28]- Seyyid İbn-i Tavus, el-İkbal, s. 604.

[29]- El-Kafi fi’l Fıkh, s. 155.




Bu haber 1146 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI