Bugun...



Gaybet Döneminde Vuku Bulacak Alametler - 2

Gaybet Döneminde Vuku Bulacak Alametler - 2

facebook-paylas
Tarih: 11-03-2022 12:04

Gaybet Döneminde Vuku Bulacak Alametler - 2

8- Davud b. Serhân’dan:

İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Gökten nida gelecek olan yıldan önce Recep ayında bir alamet vardır.” “O alamet nedir?” diye arzettim. İmam (a.s) şöyle buyurdu: “Aydan bir çehre ortaya çıkacak ve açık bir el görünecektir.”

9- Abdullah b. Sinan’dan:

İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Nida, kesin olarak vuku bulacak. Süfyani kesindir; Yemani kesindir; Nefsi Zekiyye’nin öldürülmesi kesindir ve gökyüzünden bir elin doğması kesindir”.

Ve yine şöyle buyurdu: “Ramazan ayındaki feryat uyuyanları uyandıracak ve uykuda olmayanları ise, dehşete düşürecektir. Öyle ki genç kızları zifaftan dışarı çıkaracaktır.”

10- Ahmed b. Muhammed b. Ebu Nasr’dan:

İmam Rıza aleyhisselam şöyle buyurdu: “Bu kıyamdan önce Süfyani, Yemani, Mervani ve Şuayb b. Salib gelecektir. Peki, o (Muhammed b. İbrahim b. İsmail) nasıl “Mehdi” olduğunu iddia edebiliyor?”

11-Ebu Basir’den:

İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “Doğudan çıkan kızıl-sarı ve büyük bir ateşi gördüğünüz zaman, Ali Muhammed aleyhimusselam’ın ferecini (Hz. Mehdi’nin zuhurunu) bekleyin inşallah. Şüphesiz Allah aziz ve hâkimdir”.

Sonra şöyle buyurdu: “Nida, sadece Ramazan ayında vuku bulacaktır. Çünkü Ramazan Allah’ın ayıdır. O aydaki nida, Cebrail aleyhisselam’ın bu halka olan nidasıdır”.

Sonra şöyle devam etti: “O, gökten Kaim aleyhisselam’ın ismini nida edecektir; doğuda ve batıda olanlar onu duyacaklardır. Uyuyan herkes uyanacak; ayakta olan herkes oturacak ve oturan herkes de sesin dehşetinden dolayı iki ayağı üstünde doğrulacaktır. Bu sesi muteber bilip, ona icabet edenlere Allah merhametini ihsan etsin. Bu birinci ses Ruhu’l Emin, Cebrail’in sesidir”.

Sonra şöyle buyurdu: “Bu ses Ramazan ayının yirmi üçüncü gecesi Cuma günü vuku bulacaktır. Bunda asla tereddüt etmeyin. Onu duyun ve ona itaat edin. O günün sonunda ise, melun İblis’in sesi olacaktır. “Filanca mazlum olarak öldürüldü” diye nida edecektir. Böylece halkı şüpheye ve fitneye itecek. O gün birçokları tereddüt ve hayrete düşecek ve ateşte yanmayı hak edecektir. Ramazan ayında ilk sesi işittiğinizde onda tereddüt etmeyin. O, Cebrail’in sesidir. Belirtisi de şudur ki o Kaim aleyhisselam’ın ve babasının adını nida edecektir. Öyle ki genç kız zifaftan dışarı çıkacak ve babası ile kardeşini Hz. Mehdi’ye yardım etmeleri için teşvik edecektir”.

Ve şöyle buyurdu: “Kaim aleyhisselam’ın zuhurundan önce bu iki ses mutlaka gerçekleşecektir. Gökten gelen ses Cebrail’in sesidir. (Bu emrin sahibinin ve babasının adını söyleyecek.) İkinci ses ise, yerden gelecek ve o, lanetli İblis’in sesidir. Filancanın adını getirecek ve “o mazlumca öldürüldü” diyecektir. Bununla fitne çıkarmak isteyecektir. Birinci sese uyun ve sakın ikinci sese aldanmayın”.

Sonra şöyle buyurdu: “Kaim zuhur etmeden hemen önce halkta şiddetli korku olacak; halkın başına felaketler, fitneler ve belalar gelecek ve ondan önce “taun” hastalığı yayılacaktır. Arapların içinde keskin bir kılıç çıkacak; halk şiddetli ihtilaflara düşecek; dinlerinde tefrikaya düşecekler ve halleri çok değişecektir. Öyle ki durumun korkunçluğunu ve halkın birbirini yediğini görenler sabah-akşam ölümü arzulayacaklardır. Halk tam zuhurdan ümidini kestiği anda, o zuhur edecektir! Onun zamanında yaşayıp, ona yardım edenlere ne mutlu! Ona düşmanlık besleyip, ona ve onun emrine karşı çıkanlara ve onun düşmanlarından olanlara eyvahlar olsun!”

Ve yine şöyle buyurdu: “Zuhur ettiğinde yeni bir emir, yeni bir kitap, yeni bir sünnet ve yeni bir hükümle zuhur edecektir. Bu, Araplara çok zor gelecektir. Onun şanı sadece katletmektir. Hiçbir münafığa yaşaması için mühlet tanımayacaktır. Allah yolunda yaptıklarından dolayı onu kınayanların kınamasına aldırmayacaktır”.

Sonra şöyle buyurdu: “Filanca (Abbas) oğulları aralarında ihtilaf ettikleri zaman, zuhuru bekleyin. Sizin kurtuluşunuz sadece filancanın oğullarının aralarında ihtilaf etmeleri iledir. Onlar ihtilaf edince, Ramazan ayındaki nidayı ve Kaim’in zuhurunu bekleyin. Şüphesiz Allah istediğini yapar. Kaim’in zuhuru ve sizin görmek istediğiniz, sadece filanca oğullarının ihtilafından sonra olacaktır. İşte böyle olunca, halk onların hükümetine tamahlanacak; herkes ayrılığa düşecek ve Süfyani zuhur edecektir”.

Ve yine şöyle buyurdu: “Filanca oğulları mutlaka hükümet edeceklerdir. Onlar hükümet edip ihtilaf edince, hükümetleri dağılacak ve durumları bozulacaktır. Sonunda Horasani ve Süfyani onların aleyhinde ayaklanacaklar. Biri doğudan ve diğeri batıdan süratli iki at gibi Kufe şehrine doğru koşacaklar. Biri oradan, biri de buradan. Öyle ki filanca oğulları onların eliyle helak olacaklar ve onlardan hiç kimseyi sağ bırakmayacaklar”.

Sonra şöyle buyurdu: “Süfyani, Yemani ve Horasani aynı yılda zuhur edecekler. Aynı ayda ve aynı günde. Tıpkı bir zincirin halkları gibi. Birbirlerinin ardınca zuhur edecekler. Böylece zorluk, her yönden meydana gelecektir. Onlara düşmanlık edenler mahvolacaktır. Bayrakların içindeki tek hidayet bayrağı, Yemani’nin bayrağıdır. Çünkü sizi sahibiniz olan Hz. Mehdi’ye davet edecektir. Yemani zuhur ettiğinde, halkın ve bütün Müslümanların silah satması haram kılınacaktır. Yemani zuhur ettiğinde, ona doğru kalk. Şüphesiz onun bayrağı, hidayet bayrağıdır. Herhangi bir Müslümanın onun karşısında kibirlenip isyan etmesi helal değildir. Her kim bunu yaparsa, o ateş ehlindendir. Zira o, hakka ve doğru yola davet etmektedir”.

Sonra bana şöyle buyurdu: “Filanca oğullarının hükümetinin yıkılması, tıpkı bir toprak testinin kırılması ve tıpkı adamın birinin elinde cam kâse olduğu halde dalgın bir şekilde yürümesi sonucu, elinden kâsenin düşüp kırılması gibidir. Kâse düşürenin işte böyle dalgınlığı ve korkması gibi hükümetleri gaflette olduklarında yıkılacaktır”.

Ve Emirü’l-Müminin aleyhisselam Kufe minberinde şöyle buyurdu:

“Şüphesiz zikri yüce Allah’ın mutlak ve kesin olarak onayladığı kaza ve kaderine göre, Ümeyye oğullarını açıkça ve kılıçla devirecek; falanca (Abbas) oğullarını ise, ani olarak devirecektir.”

Daha sonra İmam Muhammed Bakır aleyhisselam sözlerine şöyle devam etti: “Bir değirmen taşı mutlaka dönmelidir. O taş tam olarak milinin etrafında bir kez döndüğünde, Allah taş kalpli ve soyu belli olmayan birini onların üzerine gönderecek ve zaferler onunla olacaktır. Onun askerlerinin saçları ve bıyıkları çok uzun olacaktır. Elbiseleri siyahtır ve onlar, kara bayrakların adamıdırlar. Onlara düşmanlık edenler mahvolacaktır ve onları hiçbir fark gözetmeksizin topluca öldüreceklerdir. Allah’a andolsun ki ben onları, onların yaptıklarını ve facirlerin onlardan görecekleri eziyetleri görür gibiyim. Allah cefakâr Arapların başına onları acımadan musallat kılacaktır.

Fırat kıyılarındaki şehirlerinde, karada ve denizde onları öldüreceklerdir. Bu, onların yaptıklarının cezasıdır ve rabbin, kullarına asla zulmetmez.”

12- Şurahbil’den:

İmam Muhammed Bakır aleyhisselam’a Kaim aleyhisselam’ı sorduğumda şöyle buyurdu:

“Gökten gelen sesi doğudaki ve batıdakiler duymadıkça, zuhur etmeyecektir. Öyle ki zifaftaki genç kızlar dahi o sesi duyacaklardır.”

13-İbn-i Ebi Yafûr’dan:

İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

“Filancanın (Ben-i Abbas’tan bininin ismi) helakını elinde sakla ve say: Süfyani’nin zuhuru, nefsin ölümü, yere girecek olan bir ordu ve ses”. “O ses nedir? O, bir münadi midir?” diye arzettim. İmam aleyhisselam şöyle buyurdu: “Evet, işte bu emir sahibi Mehdi o ses ile tanınır”. Sonra şöyle buyurdu: “Ferec ve zuhurun tümü Ben-i Abbas’tan olan filancanın helaki iledir.”

14- Abdullah b. Sinan der ki:

İmam Caferi Sadık aleyhisselam’ın huzurunda iken Hamdan’dan gelen bir adamın ona şöyle dediğini duydum: Doğrusu Şii olmayanlar bizimle alay edip, bize “Sizler gökten bir münadinin bu emrin sahibinin adını nida edeceğini zannediyorsunuz!” diyorlar. Duvara sırtını vermiş olan İmam aleyhisselam gazaplanarak doğruldu ve şöyle buyurdu:

“Bu sözü benden rivayet etmeyip, babamdan nakletmenizin size bir vebali ve sakıncası yoktur. Şehadet ederim ki ben babamdan şöyle buyurduğunu duydum: Allah’a andolsun ki bu, Allah azze ve celle’nin kitabında açıkça şöyle geçer: “Eğer istersek gökten bir ayet indiririz de hepsinin boynu onun için eğilir.”[1]O gün yeryüzünde olan herkesin boynu onun karşısında eğilir ve zelil olur. Yeryüzünde olanlar gökten gelen şu sesi duyduklarında ona iman edecekler. “Biliniz ki hakk Ali b. Ebi Talib ve onun taraftarlarındadır.”

Sonra şöyle buyurdu: “Ertesi gün İblis havaya yükselecek. Öyle ki halkın gözünden uzaklaşınca, şöyle nida edecek: “Biliniz ki hak Osman b. Affan ve onun taraftarlarındadır. Doğrusu o, mazlumca öldürüldü. Onun kanının intikamını alın.” İşte Allah, sabit söze iman edenleri hakkın üzerinde sabit kılacaktır ve hak birinci nidadır. Kalplerinde hastalık olanlar ise şüphelenecektir. Allah’a andolsun ki hastalık, bize düşmanlıktır. Onlar o sesi duyduklarında bizden uzaklaşacaklar; bize sövecekler ve “Birinci münadi, bu Ehli Beyt’in ahirlerinden bir sihirdir”diyecekler.

Sonra İmam Caferi Sadık aleyhisselam, Allah azze ve celle’nin şu sözünü tilavet etti: “Bir ayet gördüklerinde onu kabullenmeyip derler ki: Bu, süregelen bir sihirdir.”[2]

Aynı hadis Muhammed b. Mufazzal b. İbrahim vasıtası ile de naklolunmuştur.

 

-------------

[1]- Şuara, 4.

[2]- Kamer, 2.




Bu haber 1260 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER MEHDEVİYET Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
HAVA DURUMU
İLAN PANOSU

Web sitemize nasıl ulaştınız?


NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI