Soru 167: Cünüp olan kimsenin, vakit daraldığında teyemmüm edip, necis beden ve elbiseyle namaz kılması caiz midir? Yoksa beden ve elbisesini temizlemeli ve namazını kaza olarak mı kılmalıdır?

Cevap: Eğer vakit, beden ve elbisesini temizlemek veya elbisesini değiştirmek için yeterli olmaz, soğuk vb. nedenlerle çıplak olarak da namaz kılamazsa, gusül yerine teyemmüm edip, necis beden ve elbiseyle namaz kılmalıdır. Böylece kıldığı namaz, onun üzerinden mükellefiyeti kaldırır ve bu namazı kaza etmesi gerekmez.

Soru 168: Cinsi münasebet olmaksızın meninin rahme ulaşması cünüp olmaya sebep olur mu?

Cevap: Hayır, bununla cünüp olunmaz.

Soru 169: Tıbbî aletlerle dahili muayene edildikten sonra kadınların gusletmeleri farz mıdır?

Cevap: Meni gelmedikçe gusül farz olmaz.

Soru 170: Sünnet yeri kadar dahil olur, ama meni gelmezse, cenabet guslü yalnızca kadına mı farz olur yoksa erkeğe mi ya da her ikisine de mi farz olur?

Cevap: Böyle bir durumda her ikisine de farz olur.

Soru 171: Hangi durumda ihtilam dolayısıyla kadınlara gusül farz olur? Acaba, kocasıyla şakalaşma ve oynaşma esnasında gelen rutubet meni hükmünde midir? Bu durumda bedende gevşeklik meydana gelmezse ve tatmin olmazsa yine de kadına gusül farz olur mu? Velhasıl cima yapmaksızın kadınlar nasıl cünüp olurlar?

Cevap: Eğer kadın cinsi lezzetin doruğuna ulaşır ve kendinden bir sıvı çıkarsa cenabet olmuştur ve gusletmesi vaciptir. Ama cinsi lezzetin doruğuna ulaşıp ulaşmadığında veya bir sıvının çıkıp çıkmadığında şüpheye düşerse gusletmesi vacip değildir.

Soru 172: Şehveti tahrik edici kitap okumak veya filmleri seyretmek caiz midir?

Cevap: Caiz değildir.

Soru 173: Kocasıyla cima yaptıktan sonra rahminde meni kaldığı halde hemen gusleden bir kadından, gusülden sonra meni gelirse guslü sahih midir? Ve gusülden sonra çıkan meni pak mıdır? Yeni bir cenabete sebep olur mu?

Cevap: Guslü sahihtir ve eğer kendisinden çıkan ıslaklık eğer meni ise necistir. Ama guslettikten sonra gelen meni erkeğin menisi olursa, yeni bir cenabet durumuna sebebiyet vermez.

Soru 174: Bir süreden beridir cenabet guslü hakkında şüpheye düşüyorum. Hatta hanımıma bile yaklaşamıyorum. Bununla birlikte gayri iradi olarak bende bir durum meydana geliyor ve üzerime cenabet guslünün farz olduğunu zannediyorum. Hatta bir günde birkaç defa guslediyorum. Bu durum karşısında benim görevim nedir?

Cevap: Gelen rutubet, şer'î açıdan meninin çıkması için tayin edilen alametleri taşımadıkça veya meni geldiğini kesin olarak bilmedikçe, sırf şüphe etmekle cenabet guslü farz olmaz.

Soru 175: Hayız hâlindeyken yapılan cenabet guslü sahih midir ve kadının üzerinden cenabet guslü mükellefiyetini kaldırır mı?

Cevap: Böyle bir durumda guslün doğruluğu şüphelidir.

Soru 176: Hayız halinde cünüp veya cünüpken hayız olan bir kadının, temizlendikten sonra cenabet guslü yapması da farz mıdır, yoksa hayız bulunduğundan dolayı farz olmaz mı?

Cevap: Her iki durumda hayız guslü aldıktan sonra ayrıca cenabet guslü de yapması farzdır; ancak, cenabet guslü alırsa hayız guslünden kifayet eder. Ancak; her iki gusle de niyet etmesi ihtiyata daha uygundur.

Soru 177: Hangi durumda insandan gelen rutubetin meni olduğuna hükmedilir?

Cevap: Rutubet şehvetle ve sıçrayarak gelir, beden de gevşerse onun meni olduğuna hükmedilir.

Soru 178: Bazen guslettikten sonra, el ve ayak tırnaklarının kenarlarında sabun kalıntılarının kalmış olduğu görülüyor. Elbette, bu durum gusül esnasında değil, hamamdan çıkıp dikkat edince anlaşılıyor. Bu durumda, görev nedir? Bu kalıntıların altına suyun işleyeceği kesin olarak bilinmediği halde, bazıları bilmeyerek veya bu hususa dikkat etmeksizin abdest alıyor ve guslediyorlar.

Cevap: Bedenin kurumasından sonra ortaya çıkan bir sabun veya kireç kalıntısı, derinin yıkanmasına engel teşkil etmedikçe, abdest ve guslün sahih olmasına bir zarar vermez.

Soru 179: Kardeşlerden birisi, gusletmeden önce bedeni temizlemenin farz olduğunu ve gusül esnasında bedeni örneğin meniden temizlemenin guslü batıl ettiğini söylüyor. Bu söz doğru ise, geçmişte kılmış olduğumuz namazlar batıl mı oluyor ve onları kaza etmek mi gerekir? Elbette ben bu hükmü bilmiyordum.

Cevap: Gusül öncesi bütün bedenin pak olması farz değildir. Ancak her uzvun guslünden önce sadece o uzvun temiz olması yeterlidir. Buna göre her uzuv, gusül vermeden önce temiz olursa hem gusül, hem de onunla kılınmış olan namaz sahihtir. Ama her uzuv, gusül vermeden önce temiz olmazsa ve bir yıkamayla hem uzvu temizlemek ve hem gusletmek isterse, hem gusül ve hem de onunla kılınmış olan namaz batıldır ve namazı kaza etmek farzdır.

Soru 180: Uykudayken insandan gelen rutubet meni hükmünde midir? Elbette, bu rutubet geldiğinde üç alametten hiçbirisi, -yani "sıçrayarak, şehvetle gelmesi ve bedenin gevşemesi"- gerçekleşmemiş ve sadece uyandıktan sonra iç çamaşırında rutubet olduğunu görmüştür.

Cevap: Eğer üç alamet veya üçünden birisi olamaz ve yahut olduğu şüpheli olursa, o ıslaklık meni hükmünde değildir. Elbette başka bir yoldan meni olduğuna yakin edilirse durum değişir.

Soru 181: Ben fakir aileden bir gencim, sık sık muhtelim oluyorum ve babamdan hamam ücretini istemekten utanıyorum; evimizde de banyo yoktur. Bu konuda bana yol gösterir misiniz?

Cevap: Şer'î görevleri yerine getirmekte utanılmaz. Utanmak, farzı terk etmek için şer'î bir mazeret değildir. Her halükârda, eğer gusletmeye imkanınız olmazsa, namaz ve oruç için gusül yerine teyemmüm etmelisiniz.

Soru 182: Ben büyük bir zorlukla karşı karşıyayım. Bir damla suyla bile bedenimi yıkamam ve hatta ıslak elimle mesh etmem dahi vücuduma zarar veriyor. Vücudumun bir kısmını yıkadığımda dahi kalp atışlarım hızlanıyor ve birçok yan etkilere de sebep oluyor. Cünüp olursam namaz kılmak, camiye girmek vb. işler için birkaç ay gusül yerine teyemmüm etmem gerekecek. Bu durumda, eşimle cinsel münasebette bulunmam caiz midir?

Cevap: Cima etmeyi terk etmeniz farz değildir. Cünüp olduktan sonra cenabet guslü yapmaktan mazur olursanız taharetin şart olduğu amelleri yapmak için şer'î göreviniz gusül yerine teyemmüm etmektir. Teyemmüm yaptıktan sonra camiye girip namaz kılmanız, Kuran'ın yazısına dokunmanız ve cenabetten temiz olmanın şart olduğu bütün diğer amelleri yapmanızın bir sakıncası yoktur.

Soru 183: Farz veya müstehap bir gusül alırken kıbleye doğru dönmek farz mıdır?

Cevap: Gusül alırken kıbleye doğru dönmek farz değildir.

Soru 184: Büyük abdestin tahareti için kullanılmış (az su hükmü taşıyan) bir su ile gusül alınabilir mi? Elbette gusülden önce beden temizlenmiştir.

Cevap: Zikredilen durumda, o suyla gusül almanın bir sakıncası yoktur.

Soru 185: Cenabet guslü alan kimse gusül esnasında küçük abdesti bozan bir durumla karşılaşırsa, guslü yeniden baştan başlaması mı gerekir? Yoksa guslü bitirip abdest mi alması gerekir?

Cevap: Guslü baştan alması gerekmez ve onun bir etkisi yoktur, guslünü sona erdirmelidir. Ancak, o gusül namaz gibi küçük hadesten pak olmanın (abdestli olmanın) şart olduğu ameller için abdest yerine geçmez.

Soru 186: İdrardan sonra gayr-i ihtiyari ve şehvetsiz olarak meniye benzer yoğun bir rutubet gelmektedir. Bu rutubet meni hükmünde midir?

Cevap: Meni olduğu kesin olarak bilinmedikçe veya meni için şeriatça belirlenen alametleri taşımadıkça o rutubet meni hükmünde değildir.

Soru 187: Boynunda birden fazla müstehap veya farz gusül yahut her iki türden gusül olan kimsenin, yalnızca bir gusül alması diğerinden kifayet eder mi?

Cevap: O gusüller arasında cenabet guslü de olur ve ona niyet ederse, diğerlerine kifayet eder. Nitekim hepsinin niyetine bir gusül ederse, tamamına kifayet eder. Ancak ihtiyata uygun olan onların hepsini niyet etmesidir.

Soru 188: Cenabet guslü dışındaki bir gusül abdest yerine geçer mi?

Cevap: Cenabet guslü dışındaki bir gusül, abdest yerine geçmez.

Soru 189: Cenabet guslü alındığında suyun beden üzerinde akması şart mıdır?

Cevap: Asıl ölçü, "gusül niyetiyle beden yıkandı" denmesidir; suyun akması şart değildir.

Soru 190: Eğer insan, hanımıyla münasebette bulunarak kendini cünüp ettiği takdirde, gusül etmek için su bulamayacağını ya da vaktin gusül ve namaz için yeterli olmadığını bilirse, hanımıyla münasebette bulunması caiz midir?

Cevap: Gusülden aciz kaldığı takdirde teyemmüm edebilecekse eşiyle yakınlık kurmasının bir sakıncası yoktur.

Soru 191: Cenabet guslünde başla bedenin diğer uzuvları arasında tertibe riayet etmek yeterli midir? Yoksa sağ ve sol taraf arasında da tertibe riayet etmek gerekir mi?

Cevap: Sağ tarafı, sol taraftan önce yıkayarak sağ ve sol taraf arasında da tertip riayet edilmelidir.

Soru 192: Tertibî gusül alırken önce sırtımı yıkayıp, sonra tertibi gusül almaya niyet etmemde bir sakınca var mıdır?

Cevap: Niyet edip gusle başlamadan önce sırtı veya bedenin herhangi bir yerini yıkamanın bir sakıncası yoktur. Tertibî guslün alınış şekli şöyledir: Bedenin tamamını temizledikten sonra gusle niyet eder ve ilk önce baş ve boynu yıkar, sonra ihtiyat gereği bedenin sağ tarafını omuzdan ayakaltına kadar, sonra da sol tarafını yıkar, böylece alınan gusül sahihtir.

Soru 193: Kadına, gusül ederken saçlarının tamamını yıkaması farz mıdır? Acaba, suyun başın derisinin tamamına ulaşması yeterli değil mi?

Cevap: Farz ihtiyat gereği saçların tamamı yıkanmalıdır.